Bir Görüş | Galatasaray - Anadolu Efes Serisinde 3. Maç!

Galatasaray Nef ile Anadolu Efes play-off yarı final serisinin 3. karşılaşması bugün 20:30'da oynanacak. Serinin ilk maçında Galatasaray Nef , deplasmanda sansasyonel bir skola Anadolu Efes'i 105-70 mağlup etmişti. İkinci karşılaşmada ise Anadolu Efes, Galatasaray Nef'i 91-77 mağlup ederek seriyi 1-1'e getirmişti. Serinin 3. karşılaşması öncesi basketbol otoritelerinin hem ilk iki karşılaşma hakkındaki yorumlarını hem de 3. karşılaşma hakkındaki öngörülerini, siz değerli takipçilerimiz için bir araya getirdik. Galatasaray'ın eski basketbolcusu ve günümüzde basketbol antrenörü değerli Şemsettin Baş ve Basketbolu uzun yıllardır takip eden değerli spor yazarları Eyüp Yıldız, Semih Nişancı ve Umut Akıncıoğlu ile keyifli soru-cevap gerçekleştirdik. Tribünajans ailesi olarak konuklarımıza bizi kırmayıp sorularımıza içtenlikle cevap verdikleri için sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ediyoruz.


Anadolu Efes – Galatasaray Nef yarı final serisinin ilk maçında savunmada oldukça agresif ve üçlük atışlarında da yüksek yüzdeyle oynayan bir Galatasaray Nef  söz konusuydu. Serinin ikinci karşılaşmasında ise Anadolu Efes’te Ergin Ataman 3 uzunlu bir düzenle sahaya çıktı ve maçın sonunda kazanan taraf oldu. Serinin ilk iki maçını nasıl yorumlarsınız?

Şemsettin Baş: İlk maçta da söylemiştim. Galatasaray sonuna kadar savaşmak zorunda. Özellikle savunmada yeni koç geldikten sonra inanılmaz derecede agresifler, ön sahada baskı yapıyorlar. İçerideki uzunlar da bunlara yardımcı olup, çok agresif bir takım oldular. İlk maçta düşük bir skor yemişlerdi ancak ikinci maçta yüksek skor yediler. Galatasaray, Anadolu Efes'in çok fazla sayı atmasına müsade ederse maçı kazanmak adına çok zorlanabilir. Bu ilk maçta da ikinci maçta da gözüktü. İlk maçta izin vermedi. İkinci maçta da izin verdi ve maçı kaybetti. 

Eyüp Yıldız: Serinin ilk maçına Ergin Ataman ve Anadolu Efesli oyuncular biraz daha rahat bir şekilde nasılsa kazanırız modunda çıktılar. Burada tabi Euroleauge şampiyonluğunun da bir etkisi vardı. Galatasaray da bunun tam tersi hem çok iyi bir form yakalamış durumdaydı hem de bu maça Efesin artı ve eksilerine çok iyi bir şekilde çalışmılardı. Nitekim Ergin Ataman'ın da yabancı oyuncularda kısa rotasyonunu geniş tutup uzun rotasyonunda sadece Singleton ve Pleiss'i tercih etmesi problem yarattı. Kenardan gelen Egemen Güven ve Yiğitcan Saybir de ribaundlarda ve savunmada çok etkili olamayınca Galatasaray, boyalı alanda güzel bir üstünlük kurdu. Artı kısa oyuncular da yüzdeli attılar ve Galatasaray'a galibiyet geldi. Ama işte bu play-off maçları satranç müsabakası gibidir. İlk maçı neden kaybettiğini iyi etüt edersen ve refleks geliştirirsen ikinci maç her şeyi değiştirebilirsin. Anadolu Efes de bunu yaptı. Üç uzunlu bir sisteme geçti ve Galatasaray'ın kısalarının yüzdeli şut atabilmelerinden dolayı baskıyı arttırdı. Zaten boyalı alanda üstünlük ve kısalara yapılan baskı da Anadolu Efes'e galibiyeti getirdi. İlk iki maç için söyleyeceğim budur. Yani Pistolis, iyi çalışarak birinci maçı kazandı. Ergin Ataman eksiklerini görüp değiştirerek ikinci maçı kazandı.

Semih Nişancı: İlk maçta ortaya çıkan 35 sayılık fark sıra dışıydı. Bunda ilk etken, Anadolu Efes'in EuroLeague şampiyonluğunun rehavetine ve yorgunluğuna direnememesiydi bence. Maçı çok isteyen Galatasaray'ın hiçbir hamlesine cevap veremediler. Bu duruma, üçüncü çeyreğin başında Galatasaray'ın NBA'vari isabetleri eklenince tamamen devre dışı kaldılar. Zaten Ergin Ataman da tabloyu kabullendi. 

Umut Akıncıoğlu: Serinin ilk maçında Ergin Ataman geniş rotasyonu kullanmayı ve yerli oyunculardan da verim almaya çalıştı. Galatasaray'ın ise ilk çeyrek Blackshear üzerinden Efes uzunlarını yıpratmayı sonrasında da İkinci çeyrek ortası ile üçüncü çeyrek başında da kısalarıyla Efes'i vurdu. Pota altını kaybeden Efes'te de başta Micic'in dış şutları olmak üzere kısalar da etki edemeyince Efes düzeninden çıkmış oldu. Pistiolis, Efes'in zayıf karnına vurarak, düzenden çıkarmayı planladı. Oyuncular da kusursuza yakın oynayarak bu planın içini doldurdular. Serinin ikinci maçında ise Ergin Ataman, "kendi oyunumu oynar geçerim" anlayışından vazgeçerek rakibin eksikliklerine çalışmış. Bunu da yabancı hakkını Beabouis'dan yana değil de Dunston'dan yana kullandığında gördük. Önce çember altını çözdü, sonra perde çıkışlarında şut pozisyonu yakalayan Galatasaray'a karşı baskıyı oturttu ve savunma derinliği yukarı doğru çekti. Ndour hamlesine karşılık, Pleiss'ın "spacing" özelliğini kullandı. Çemberden uzak tutulan Ndour etkinliğini kaybederken; Efes kısaları çembere atak etmeye devam etti ve Galatasaray için çok önemli olan Blackshear'ı faullerle yıprattılar. Ergin Ataman başarılı bir plan yakaladığında ondan hemen vazgeçmez. Serinin üçüncü maçında da Efes'in benzer bir planla sahada yer alacağını düşünüyorum. Galatasaray cephesinde ise en önemli iki unsur; Dee Bost'un sahada kaldığı süre ve Blackshear'ı faul problemleri. Pistiolis takılın başına geçtikten sonra Galatasaray'ın ana yönlendiricisi Dee Bost oldu. Melo ve Canaan atak sonlandıran rolünde oynamaya başladılar. Ancak Melo ile Canaan birlikte oynadıklarında da hücum yerleşimi top dağıtımında sorun yaşadığını görüyoruz. Çember altında ise Blackshear faul problemine girmemesi gerekiyor. Bu iki oyuncu sağlıklı bir şekilde sahada kaldığı sürece Galatasaray maçın içinde kalacaktır. Bunlar her iki staff tarafından da Analiz edilen şeyler. Ancak bu serinin x fatörü Elijah Bryant oluyor. Burada da hem Canberk'e hem de Göksenin'e önemli rol düşüyor. Uzunlar ve kısalar maçı taşır; üç numaradan katkı alan takım ise o aradaki farkı belirler.


Serinin ilk maçında Galatasaray Nef'de uzun olarak Kravish tercih edilirken ikinci maçında Maurice Ndour tercih edildi. Yabancı kontenjanı nedeniyle bu iki oyuncudan birinin kadroya alınmayacağı varsayıldığında Galatasaray Nef, hangi oyuncuyu tercih etmeli?

Şemsettin Baş: Hem Kravish hem Ndour yetenekli oyuncular. Ancak Kravish'in bir adım önde olduğunu düşünüyorum. Çünkü oyun bilgisi çok üst seviyede. Daha da fazla pas trafiğini sağlayabilecek kapasitede. Yeni gelen Ndour'un özellikle atletizmi çok üst seviyede ancak oyun bilgisi zayıf olduğu için oyunda aksaklık yaşayabiliyor.

Eyüp Yıldız: Kravish ve Ndour tercihine gelince aslında Galatasaray'ın bu iki uzuna da ihtiyacı var. Hangisini oynatmazsa diğerinin eksikliğini hissediyor. Ama sonuç itibariyle yabancı sınırı var ve birini tribüne göndermek zorunda. Tabi bugüne kadar hangisini tercih ederse hep çok iyi katkı aldı. Ndour da Bahçeşehir serisinde çok iyi bir performans ortaya koymuştu. Daha öncede şans bulduğunda iyi oynamıştı. Kravish de aynı şekilde. Hele ki deplasmanda kazanılan Fenerbahçe mücadelesinde Kravish'in fark yaratan oyuncu olduğunu düşünüyorum. İkisine de ihtiyacı var aslında. Keşke beraber oynatabilse Galatasaray. Ancak biri tercih edilecek. Bu noktaya baktığımızda da bence bu biraz daha Kravish olmalı. Ndour, Dunston'dan dolayı Pistolis tarafından tercih edildi ancak görüldü ki biraz daha orada dengeli ve ne yaptığını bilen pozisyon bilgisi yüksek bir uzuna ihtiyaç var. Çünkü Ndour, biraz daha çabuk zıplayan, kontrolsüz faul problemine biraz daha kolay girebilen bir oyuncu. Kravish ise belki atletizm olarak birazcık Ndour'un gerisinde kalabilir. Ancak pozisyon bilgisi ve hücumdaki katkısı biraz daha üst planda. Yani kısalarla oyunu Ndour'a oranla biraz daha fazla. O yüzden ben tekrardan 3. maçta Kravish'e dönüleceğini ve daha iyi bir oyun tutturulabileceğine inanıyorum. Ama totalde Egen'nin de sakatlığı varken bu iki uzuna da aynı anda ihtiyacı var ancak aynı anda oynatılamıyor.

Semih Nişancı: Bence Kravish kadroya alınmalı. İstikrarlı denebilecek orta mesafesi var ve en azından fiziksel olarak Pleiss ile daha net baş edebileceğini düşünüyorum.

Umut Akıncıoğlu: Kravish; hücumda hem high post hem de çember altı pozisyon alma konusundaki yeteneği ile Galatasaray için iyi bir hücum silahı. Ancak savunmada da bir o kadar zaafiyetleri var. Adam değişme savunmasında tek dribbling ile geçiliyor. EuroLeague'de gördük ki Efes'e karşı adam değişmesi savunması yapıp; savunma genişliğini 4.5 - 5 metreye indiren ve savunma boyunu da 6 metre civarında kuran takımlar problem oluşturuyor. Singleton'la dış şutu bulamadıkça spacing problemi yaşayabilecek bir Efes'i düşündüğümüzde; Larkin ile Micic'in tepe oyunlarına kalan bir Efes olacak. Burada Kravish zayıf, Ndour daha etkili kalıyor. Ayrıca çember altı sertliğinde de Ndour daha etkili. Pistiolis maçı savunma üzerinden okursa Ndour, hücum üzerinden okur ise Kravish oynar.

Anadolu Efes, Galatasaray Nef'in muhteşem üçlüsünü (Melo Trimble, De Bost ve Isaiah Canaan) durdurmak adına nasıl bir savunma düzeniyle sahaya çıkması gerekiyor. Ayrıca Üç uzunlu düzeni yine bekliyor musunuz?

Şemsettin Baş: Anadolu Efes 3 uzunla oynadı. Ama üç tane uzun aynı anda sahada değil, kadrodaydı. Değiştirerek oynadılar. Pleiss çok etkili, Dunston savunmada çok etkili, Singleton'ın hem hücumda hem savunmada yükselen bir formu var. Bunlar bence yine devam edecektir. Ön sahası önemliydi ilk maçta kötü oynadılar ama ikinci karşılaşmada Larkin ve Micic hem savunmada agresif oldular hem de hücumda topu yönlendirdiler. Larkin de 12 tane asist yaptı.

Eyüp Yıldız: Galatasaray'ın üç kısa oyuncusu Melo Trimble, Isaiah Canaan ve De Bost bu üç oyuncu da hem çembere atak yapabilen, penetre yapabilen hem de saha görüşü çok iyi atamadıklarını arttırabilen ve şutları riske edilemeyecek oyuncular. Üçü de boş anı buldukları anda kaldırıp atabilen oyuncular. Bu anlamda tabi savunulması çok zor.. İlk maçta da Anadolu Efes'e büyük bir sıkıntı yarattılar. Fakat tabi Anadolu Efes'in ikinci maçta boyalı alanda üstünlüğü ele geçirmesinden sonra kısalara da baskıyı arttırınca bu üç oyuncunun etkinliğini azalttı. Isaiah Canaan biraz daha öne çıksa da Melo Trimble ve De Bost çok fazla devreye giremediler. Burada perdeden sonra Galatasaray'ın oyuncuları çok rahat bir şekilde sola ya da sağa vurduklarında ya çembere gidiyorlardı. Ya da şut şansı buluyorlardı. Burada kısa rotasyouna dahil olan bütün oyuncular Erten Gazi, Larkin, Micic ve Braynt hepsi daha agresif bir şekilde ve yayın daha gerisinden neredeyse orta sahayı geçer geçmez Galatasaray'ın kısalarına baskı yaptılar. Hem perde sonrasına daha hızlı daha sert bir şekilde el gösterdiler, karşısında kaldılar. Hem de baskıyı biraz daha ileri de yaptılar. Buna da Pistolis çözüm bulmaya çalışacak. Açıkcası bu üç skorer kısa oyuncuya yapılan baskıya nasıl bir çözüm üretecekler ben de merak ediyorum. İkinci maçta Anadolu Efes, yaptığı o baskıyı üçüncü maçta da devam ettirecektir. Yine perde çıkışlarında agresif savunma ve orta sahayı geçer geçmez de Galatasaray'ın kısa oyuncularına baskı bekliyorum.

Semih Nişancı: Ataman, Pistiolis'in kafasını karıştırmak ve saha içinde fizikli kalmak adına yine 3 uzunlu 5'i tercih edebilir maç başında. Ancak çok uzun süre bu 5'i kullanacağını sanmıyorum. Aşama aşama ideal 5'ine dönecektir. Yabancı seçimleri aynı olur ama 3 uzunlu 5 sahada uzun süre kalmaz diye düşünüyorum. Galatasaray'ın 3 kısası bir noktadan sonra bu 5'e zor anlar yaşatabilir. 

Umut Akıncıoğlu: Efes, sormuş olduğunuz Singleton, Dunston ve Pleiss'ın yer aldığı üç uzunlu düzende sadece 5 dakika 8 saniye sahada kaldı. Burada 4 sayı eksi yazdılar. Çok ekstra işler olursa bu üçlüyü yan yana görebiliriz diye düşünüyorum. Serinin ikinci maçında Efes'in en verimli iki beşi: Larkin, Micic, Bryant, Singleton, Pleiss ve Larkin, Micic, Buğrahan, Singleton, Dunston beşleriydi. Maçın ana hatlarında bu beşleri sahada görebiliriz.


Toparlamak gerekirse serinin 3. maçı hakkında genel öngörüleriniz nelerdir?

Şemsettin Baş: Çok zevkli bir seri oluyor. Galatasaray'ın özellikle seride son ana kadar geri adım atmaması, kaybetmemeyi kabullenmemesi çok önemli bir özellik. Zaten Galatasaray'ın forması kutsal bir formadır. Hiçbir zaman hiçbir rakipten çekinmez, son ana kadar savaşır. Ben serinin zaten çok zevkli geçeceğini söylemiştim. İlk iki karşılaşmada da söylediklerim gerçekleşti.

Eyüp Yıldız: Serinin 3. maçında bence Anadolu Efes, 2. maçtaki işleyen planıyla devam edecek. Yani uzun ve kısa tercihlerinde bir değişiklik beklemiyorum. Dunston, Pleiss ve Singleton üçlüsünü göreceğimizi düşünüyorum. Bir de Egemen ve Yiğitcan Saybir ilk iki maçta ciddi süreler almıştı. Artık ben bundan sonraki süreçte çok fazla süre almalarını beklemiyorum. Dunston, Pleiss ve Singleton üçlüsünü sahada tutabildiği kadar tutup güçlü kalmaya çalışacaklar. Anadolu Efes adına kısalara baskı planı işlediği için bu plan devam edecektir. Galatasaray'da ise Ndour'un tekrardan tribüne giderek Kravish'in oynayacağını düşünüyorum. Ek olarak Sadık Emir Kabaca'nın süresinin biraz daha yükseleceğini düşünüyorum. Kerry Blackshear, çok çabuk faul problemine girebiliyor. Bu nedenle Sadık ile başlayıp sonrasında faul problemine girmeyecek şekilde özellikle ikinci yarıda Galatasaray, daha yoğun bir şekilde Kerry Blackshear'i kullanmaya çalışabilir. Bence uzunlarda değişiklik bu olacaktır. Kısalarda ise kısalar o baskıyı nasıl aşacaklar? Anadolu Efes'in perde sonrası baskı, De Bost'un oyun kurmasını engellemesi vs. bunu nasıl çözecekler? Buradaki çare bence Canaan'ın çabukluğu vardı. Perde çıkışı o şutlarını atabildi. Ama Melo ve De Bost'a attırmadılar. Burada belki birazcık Canaan'ı çembere gitmek için kullanabilirler. Çünkü Melo, çembere giderken çok fazla hata yaptı. O yüzden Pistolis, orada bir görev değişikliği yapabilir. Canaan'ı çembere atak ettirip, setler üzerinden Melo'ya boş şut hazırlayacaklarını düşünüyorum. Bir de De Bost ikinci maçta bulamadığı fırsatları taraftarının da desteğiyle bulacaktır.

Semih Nişancı: Başa baş geçeceğini düşünüyorum. 15 bin Galatasaray taraftarı önünde özellikle Galatasaray'ın oyun kurucuları alev almak için hazır kıta olacaktır. Yeter ki faul problemine girip mental ve fiziksel olarak takımı yoksun bırakmasınlar. Muhteşem Üçlü'den Melo'nun peşi sıra gelebilen top kayıplarını minimize etmesi de lazım elbette. Anadolu Efes sert maç atmosferlerine alışık. Kadro müthiş tecrübeli. Elbette bir handikap ama fazlaca etkileneceklerini sanmıyorum. Belki skor olarak geriden takip ederlerse bir panik ve alarm durumu yaşayabilirler. O da maçın gidişatına bağlı. 
Umut Akıncıoğlu: Serinin üçüncü maçında tribün gücüyle birlikte hırçın diye de tarif edebileceğimiz saldırgan bir Galatasaray bekliyorum. Bu noktada merak ettiğim konu ise başta genç oyuncu Sadık Emir Kabaca olmak üzere Galatasaraylı oyuncuların baskıyı nasıl kaldıracağıdır. Anadolu Efes ise Micic, Larkin ve Pleiss'ın yanında Elijah Bryant ile birlikte bir uzun oyuncu performansı daha yakalamaya çalışacaktır. Bu etkinlik zaten Efes'i 85 sayı civarına taşayacaktır. Hakemlerin maça damga vurmadığı, saha içi sertliğin kabul edilir düzeyde olduğu ve tribünlerinde coşkulu desteği ile keyifli bir maç olmasını diliyorum. Daha iyi olan kazansın.
Umut Akıncıoğlu: Serinin üçüncü maçında tribün gücüyle birlikte hırçın diye de tarif edebileceğimiz saldırgan bir Galatasaray bekliyorum. Bu noktada merak ettiğim konu ise başta genç oyuncu Sadık Emir Kabaca olmak üzere Galatasaraylı oyuncuların baskıyı nasıl kaldıracağıdır. Anadolu Efes ise Micic, Larkin ve Pleiss'ın yanında Elijah Bryant ile birlikte bir uzun oyuncu performansı daha yakalamaya çalışacaktır. Bu etkinlik zaten Efes'i 85 sayı civarına taşayacaktır. Hakemlerin maça damga vurmadığı, saha içi sertliğin kabul edilir düzeyde olduğu ve tribünlerinde coşkulu desteği ile keyifli bir maç olmasını diliyorum. Daha iyi olan kazansın.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni Başlayanlar İçin Amerikan Futbolu

Transfer Raporu | Süper Lig

CANER HÜSEYİN BAĞ