MAÇ ANALİZİ | GALATASARAY-BEŞİKTAŞ
Yazarımız Mert Türkmen (TurkizZzoMert) Galatasaray-Beşiktaş maçını kaleme aldı.
Corona Günlerinde Derbi
Bugünlerde dünyayı kasıp kavuran
yeni bir zihin iklimi dönüşümünün eşiğindeyiz. Bu dönüşüme sebep olan şey ne
yazık ki insanlık olarak var olan yeni bir aydınlanma çağı değil. Tam tersine
bir umursamazlığın getirilerinin sebep olduğu suni bir dönüşüm.
Futbol topu dönmeye başladığı 20.
yüzyıldan bu yana savaş yılları da dahil bir yerler de durmadı ve dönmeye devam
etti. Kimi zaman silahların gölgesinde kaldırıldı kupalar kimi zaman tepki için
sahaya çıkmayan ülkelerin adı kazındı hafızalara. Ancak Çin merkezli yayılan
bir virüsün değil dünyanın sporunu, dünyanın ta kendisini de topyekün
etkilemesi oldukça ilginç bir durum doğrusu.
Tarihler 13 Mart 2020’yi
gösterirken 2019 sonunda Çin’de bir “zombi uyanışı” gibi hortlayan “Corona Virüsü”
kıta Avrupa’sının futbol müsabakalarına bir kelepçe vurdu. Avrupa genelinde
kayda değer futbol kültürüne ve gelişmişliğine sahip pek çok ülke artan vakalar
ve endişeler doğrultusunda doğru olanı yaparak, insan sağlığını seçerek futbol
maçı oynatmamayı ve ligleri ertelemeyi tercih etti.
Sağlık bakanlığının başlattığı
ciddi teyakkuz hali her ne kadar ülke genelinde bir güven iklimi yaratsa da
futbol federasyonu ülke insanının canını sıkmayı başardı. Kendi cahilliklerini
paralarının ardına saklayarak ülke futbolunda söz sahibi olan mafyatik
tiplemeli baronlar, takım elbisenin verdiği özgüvenle futbolcu ve sporcu
sağlığından, insanlığın sağlığını olumsuz etkileyecek bir dizi yanlış karar
verdiler.
12 Mart Perşembe günü
Başakşehir’in UEFA Avrupa Ligi maçını bir tiyatro gösterisi misali kol kola
izleyen başkanlardan, tribünlere seyirci almayı onaylayanlar dahil, hafta sonu
seyircisiz oynama kararı alarak ülkeyi kurtardığını sanan herkes suçludur!
Ellerinde ve zihninde “Corona
Virüsü”nün öldürücülüğünden çok daha fazla sayıda tehlikeli mikrop barındıran
bu takım elbiseli grubu, bir maçı-derbiyi iptal etmeyerek bugünden itibaren
oluşması muhtemel olumsuz tablonun aktörlerinden birisidir.
Maç iptal edilmeyerek BJK Nevzat
Demir Tesislerinde takımını uğurlamaya giden taraftarları, Beşiktaş Çarşı’da,
Taksim Nevizade’de takımlarının maçını bir arada izleyen kalabalık kitleyi stadyumda
bir araya getirmeyi tehlikeli gören ancak sokakta gruplar halinde gezdiren bir
anlayışla tüm tedbir ve önlemleri belki de mahvettiler.
Fatih Terim’in maç sonu serzenişi
çarpıcıydı: “Benim çocuklarımın(futbolcularımın) canı neden kıymetli değil!”.
Yüzde yüz haklı bir söylem. Maalesef ki bugün ülke futbol federasyonu yönetimi
yeni bir skandalla sınıfta kalmıştır.
Ancak tüm bunlara ek sahada
oyuncularda var olan bitse de gitsek motivasyonu ve seyircisiz futbol hiçtir doktrinini
doğrulayan performansları yayıncı kuruluşa da önemli bir ders olmuştur. Şayet
bu şekilde oynanacak maçlar bir süre sonra insanların futbolu değersiz ve
önemsiz bulmasına ve izlememek üzere uzaklaşmasına sebep olacaktır.
Maça gelince, insan ve spor
sağlığının federasyonlarca hiçe sayıldığı bir ülkede yorumlanacak bir faaliyet
olarak da göremiyorum saha da oynanan futbolu. Söz konusu sağlık olunca bütün
olumlamalar ve iyi niyet okumaları kaybolur.
(+) Artı Parantez
Fatih Terim: Bir baba
edasıyla maç sonu basın toplantısında sergilediği çıkış çok önemliydi. Oyuncularının
yanı sıra ligimizde maçların icra edilmesi sürecinde görev alan binlerce
kişinin riskini açıkça belirtti. Ceza alması muhtemel.
Galatasaraylı ve Beşiktaşlı
Futbolcular: Tüm bu olanlara rağmen karar vericilerin sözlerini
uygulamamakta direnmediler. Belki de futbolculardan gelecek bir ortak
oynamıyoruz deklarasyonu işleri değiştirebilirdi.
(-) Eksi Parantez
TFF: Bu hafta ligleri
oynatarak sadece futbolun değil, ülkede var olan pozitif tedbir atmosferinin de
olumsuz etkilenmesine sebep oldu. Bu tarz durumlarda insanların alınan
kararların samimiyetine inanması ve benimsemesi başarılı sonuç için önemlidir.
Çıkar için alınan iki yüzlü kararlar ise bir kilometre öteden anlaşılır.
Kokuşmuş zihniyetlerin, nefes ferahlatan sonuçlar doğurması pek mümkün değil.
TFF bu sezon her hafta yeniden ve yeniden sınıfta kalmaktadır.
Beşiktaş Taraftarı:
Kulübünün her türlü uyarısına rağmen bugün kalabalık bir grupla BJK Nevzat
Demir Tesisleri’nden takımı uğurladılar. Normal günlerde oldukça keyifli olan
bu alışkanlık, sağlık söz konusu olunca değersizleşmesi gerekmekte. Ancak
kitlelerin afyonu futbol öyle etkili bir zihin uyuşturucusu ki bazı güruhlar
karar alma aşamasında “IQ değeri” olarak ölçülebilen zihinsel yetisini
kullanmamakta direniyorlar.
TPFD: Örgütlü dayanışmanın
her şey olduğu günümüz dünyasında futbolcu haklarını korumak için kurulmuş ama
korumak için herhangi bir eylem yapmayan kurum. Varlığı ve kuruluşuyla heyecan
uyandırsa da icraatıyla sınıfta kalmıştır. NBA’deki lokavt kendilerine örnek
olmalıdır.
Bein Sports: TFF
ile birlikte anlamsız rant kaynaklı ısrarlarıyla vasat seviyedeki ülke
futbolunu iyice sıkıcı hale büründürdüler. Bu hafta sonu maçları izleyen herkes
futboldan nefret etti. Bugünden itibaren futbol maçları rant için seyircisiz
oynatılarak devam ederse, belki de pek çok kişi tamamen futboldan soğuyacak.
Futbol aşığı bir ülkede bu zor durumu başardıkları için tebrikler!
Yorumlar
Yorum Gönder