PREMİER LİG ANALİZ | 4. HAFTA
Newcastle United Türkiye hesabı admini Utku Sümeroğlu, Premier Lig'in 2. haftasında oynanan bütün karşılaşmaları tek tek ele alarak analiz etti.
MANCHESTER UNITED 10 KİŞİLİK SOUTHAMPTON'I YIKAMADI
Southampton 1-1 Manchester United
Seyirci: 30.499
Premier League'de, Southampton ile Manchester United arasında oynanan haftanın açılış maçı eşitlikle sonuçlandı.
Southampton'da Nathan Redmond, Moussa Djenepo, Ryan Bertrand; Manchester United'da Anthony Martial ve Luke Shaw gibi gibi isimler sakatlıkları sebebiyle bu maçta yer almadılar.
Karşılaşmaya ev sahibi ekip baskılı başladı. Önde baskıyla rakibini hataya zorlayan Southampton'ın direncini Daniel James kırdı. Genç yıldız, harika bir golle 10. dakikada Man United'ı öne geçirdi. James, bu sezon Premier League'deki 3. golünü kaydetti.
İkinci yarıya hızlı başlayan Southampton, 58. dakikada "Kuzeyli Dev" Jannik Vestergaard ile skoru eşitledi. Dakikalar 73'ü gösterdiğinde o ana kadar oldukça iyi bir oyun çıkaran Kevin Danso, akılsızca bir müdahale yaparak 2. sarıdan kırmızıyı gördü ve oyundan atıldı. Kırmızı kartın ardından konuk ekip oyunu Southampton yarı sahasına yıktı. Hassenhüttl, Danso'nun yerini önce Hojbjerg ile doldurdu. Sonrasında Ings'in yerine Yoshida'yı alarak Japon oyuncuyu Danso'nun boşalttığı alana çekti ve savunmasını güçlendirdi. Kalan dakikalarda Manchester United kilidi açamadı ve karşılaşma 1-1 sona erdi.
Azizler'de menajer Hassenhüttl, Brighton karşısında sonuç aldığı 4-2-2-2 oyun sisteminini bu maçta da kullandı. Southampton, özellikle Danso'nun kanadından etkili oldu ve rakibini orta sahada durdurmayı başardı. Stoper ikilisi Bednarek ve Vestergaard, bu maçta daha iyiydi. Orta sahada Hojbjerg - Romeu çifti daha katı bir oyunla Manchester United'ı merkezden durdurdu. Hojbjerg, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle sahanın her yerindeydi.
Kırmızı Şeytanlar'da ise düşüş sürüyor. Solskjaer yönetimi altında çıktıkları son 9 Premier League maçının yalnızca birini kazanabildiler. Son 6 deplasmandan ise galibiyetsiz döndüler. Manchester United'ın her bölgede problemleri mevcut. Maguire ve Wan-Bissaka transferleri defans hattını oldukça güçlendirdi fakat stoper tandemini tamamlayıcı isimler yetersiz kalmaya devam ediyor. Orta sahada kağıt üzerinde ligin en iyilerinden biri olmasına rağmen Paul Pogba, ne hücumda ne de savunmada yeterli etkiyi gösterebiliyor. Manchester'ın Kırmızıları, ileri uçta net bir golcünün eksikliğini çekiyor. Daniel James, Rashford ya da Martial gibi isimlerden her maç gol katkısı bekleyemezsiniz. Son vuruşu yapacak oyuncunuz yoksa ilk 4'ün dışında kalırsınız!
WATFORD SEZONUN İLK PUANINI ALDI
Newcastle United 1-1 Watford
Seyirci: 44.157
Lige felaket bir giriş yapan Watford, ilk puanını St. James' Park'ta aldı. Will Hughes ile Fabian Schär'ın karşılıklı golleri, puanları paylaştırdı.
Müsabakaya oldukça hızlı başlayan Watford, henüz 2. dakikada öne geçti. Cleverley'nin ceza sahası yayının hemen dışından çektiği şut savunmadan sekerek Hughes'un önünde kaldı. 24 yaşındaki oyuncu düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderdi ve takımını bu sezon ilk kez bir maçta öne geçirdi. Golden sonra dengesi bozulan Newcastle, uzun süre kendisi için uygun oyunu aradı. 20-25'ten itibaren rakibini sıkıştırmaya başlayan ev sahibi, 41'de Schär ile skoru eşitledi. Newcastle'ın biraz daha baskılı olduğu, iki takımında fırsatlar bulduğu ikinci yarıda gol sesi çıkmadı ve taraflar sahadan eşitlikle ayrıldı.
Watford menajeri Javi Gracia, ilk 3 maçtaki kötü oyun ve sonuçların ardından bu maça 3'lü savunma ile çıktı. Gracia, Holebas'ın yokluğunda kanat bekleri için Kiko ile eski Newcastle'lı Daryl Janmaat'ı değerlendirdi. Watford'da sansasyonel transferler Sarr ile Welbeck, bu maçta süre almayan isimlerdi. Watford'un ön alandaki Hughes - Gray - Pereyra triosu bu maçta biraz daha etkiliydi. Yine de, Watford'un alıştığımız Watford'dan uzak olduğunu söylemeliyim. Oyuncu grubunun pek fazla değişmemesine rağmen, hücumda önceki sezonlara göre çok daha yetersizler. Kolay gol yiyorlar ve bu gollere reaksiyon vermekte zorlanıyorlar. Ayrılık meselesini konuşmak için henüz çok erken ancak ekibi acilen bir şeyleri değiştirmezse Gracia için yolun sonu gelebilir.
Matt Ritchie'nin sakatlığı ile büyük darbe alan Newcastle, puanını 4'e yükseltti ve milli ara öncesi 14. sıraya yerleşti. Lig Kupası'nda Leicester ile oynanan maçta Hamza Choudhury korkunç bir müdahalede bulundu ve Ritchie'yi oyun dışında bıraktı. Newcastle'ın en çok şans yaratan ve en çok kilit pas oyuncusu olan İskoç, sahalardan en az 2 ay uzak kalacak. Saksağanlar'da bir diğer sakat oyuncu Saint-Maximin, 3-5 hafta yok. Andy Carroll'ın ise Liverpool maçına hazır olması bekleniyor. Büyük Adam'ın dönüşü nasıl olacak hep birlikte göreceğiz.
Newcastle, oyun olarak yine fena değildi ancak erken gelen gol takımın dengesini alt üst etti. Saksağanlar, Joelinton için daha fazla şans yaratabilirse Brezilyalı golcüden daha fazla katkı alabilir. Joelinton fazlasıyla etkileyici bir performans ortaya koydu ancak ceza sahasında daha fazla topla buluşması gerekiyor. Miguel Almiron, iyi performanslar sergilemeye devam ediyor. 25 yaşındaki yıldızın, Siyah-Beyazlı formayla hâlen golü ya da asisti bulunmuyor. Atacağı bir gol, Premier League'de kendisi için yeni bir dönemi başlatabilir. Son olarak, Atsu'nun gösterdiği büyük gelişimi görmek Newcastle açısından hayli keyiflendirici.
MANCHESTER CITY EVİNDE RAHAT KAZANDI
Manchester City 4-0 Brighton
Seyirci: 54.386
Önceki hafta Bournemouth'u 3 golle geçen Manchester City, bu kez bir diğer güney ekibi Brighton'ı mağlup etti.
Maça çok hızlı başlayan Manchester City, henüz 2. dakikada Kevin de Bruyne ile öne geçti. Devre bitmeden skoru 2-0'a taşıyan Agüero, 55. dakikada kendisinin 2. takımının 3. golünü kaydetti. Kapanışı Bernardo Silva ile yapan Man City, puanını 11'e yükseltti ve 2. sıradaki yerini korudu.
Ev sahibi ekipte Agüreo, de Bruyne ve David Silva üçlüsü yine fark yaratan isimlerdi. Manchester City'nin attığı tüm gollerde bu oyuncular golün ya da asistin sahibi oldular. Milli aradan sonra Norwich ile karşılaşacak olan Guardiola'nın öğrencileri, kasım ayındaki Liverpool maçına kadar hiçbir "Top 6" takımının rakibi olmayacak.
Lige iyi bir giriş yapan Brighton ise son iki haftada kaybederek 4 puanda kaldı. Martılar'ın yeni transferi Adam Webster, takımıyla ilk kez bir Premier League maçına çıktı. 24 yaşındaki oyuncu bu maçta Shane Duffy'yi keserek 3'lü savunmada Lewis Dunk ve Dan Burn'ü tamamlayan isim oldu. İlerleyen haftalarda Dunk - Duffy - Webster üçlüsünü beraber oynarken görmek sürpriz olmayacaktır.
Öte yandan, Brighton transfer döneminin son günlerinde iki hücumcusunu kiralık olarak farklı takımlara gönderdi. Florin Andone, Galatasaray'a kiralanırken; Jurgen Locadia, Hoffenheim'ın yolunu tuttu.
Brighton, milli aranın ardından evinde Burnley'yi konuk edecek.
LEICESTER EVİNDE BOURNEMOUTH'U 3 GOLLE GEÇTİ
Leicester City 3-1 Bournemouth
Seyirci: 31.613
Sezona iyi bir giriş yapan Leicester, dalgalı bir performans gösteren Bournemouth'u 3-1 mağlup etti. Leicester'a galibiyeti getiren golleri Vardy (2), Tielemans kaydetti. Bournemouth'un tek golünü Callum Wilson atarken, Kirazlar son iki maçından mağlubiyetle ayrıldı ve bu maçlarda kalesinde 6 gol gördü.
Leicester'da Maddison - Vardy iş birliği takımı sırtlamaya devam ediyor. Orta alanda bu isimlere Tielemans'ın verdiği destek, Tilkiler'in hücumda durdurulamaz bir takım olmasını sağlıyor. Brendan Rodgers, önde Ayoze Perez'i yedeğe çekerek Harvey Barnes'a 11'de şans verdi. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Perez henüz Leicester'a uyum sağlayamadı ve yardımcı karakter rolünde kalmak onu zorluyor. Sheffield United maçında forma giymeyen N'didi, bu maçla birlikte takıma geri döndü ve savunmanın önündeki görevini üstlendi.
Son haftalarda düşüş yaşayan Bournemouth ise milli ara ile derin bir nefes almış durumda. Milli aradan sonra Everton, Southampton ve West Ham ile karşılaşacak Bournemouth için bu maçlar büyük önem teşkil ediyor. Eddie Howe'ın ekibi bu 3 maçta silkelenip, sıralamada yeniden üst taraflara tırmanabilir.
Leicester City'de milli oyuncumuz Çağlar Söyüncü 90 dakika sahada kaldı. 23 yaşındaki stoper, ilk 3 karşılaşmada olduğu gibi yine başarılı bir performans ortaya koydu ve dikkatleri üzerine çekti.
CHELSEA 89'DA YIKILDI
Chelsea 2-2 Sheffield United

Seyirci: 40.560
Premier League'de haftanın en büyük sürprizi Stamford Brigde'de yaşandı. Ev sahibi ekip, ilk yarıyı Tammy Abraham'ın golleriyle 2-0 üstün kapattı. İkinci yarıya Sheffield United'lı Callum Robinson'ın attığı golle başlandı. 89. dakikada Zouma, kendi ağlarını sarsarak Avrupa Ligi'nin son şampiyonunu yıktı.
Daha önce de ifade ettiğim üzere, 2019/20 sezonunun Chelsea için bir geçiş süreci olmasını bekliyorum. Oyuncuların ve takımın kendi kimliklerini bulmaları zaman alacaktır. Chelsea, bu sezonu en az hasarla atlatıp, gelecek yılların takımını inşa etme çabasında bulunuyor. Londra ekibi için bu sezonun anahtar kelimesi "sabır".
Sheffield United cephesinden bakacak olursak bu puanın 1 puandan çok daha fazlasını ifade ettiğini göreceğiz. Onların bu seviyeye gelmesi belirli bir sistemin ürünü ve bu sistem Premier League'de de meyvesini veriyor. 3'lü savunma ve kanatlardan oyun sistemin ana mekanizmaları. Premier League'in yeni ekibi için en büyük zorluk kalite eksikliği ve yetenekleri sınırlı olan oyuncu grubu. Sheffield United'ın bu sezon her rakibinden aldığı bir puan altın değerinde olacak. Kış aylarında yapacakları birkaç nokta atışı takviye ile son düdüğe kadar pes etmeyeceklerini ve kümede kalma savaşının içerisinde olacaklarını düşünüyorum.
CRYSTAL PALACE'DAN ÜST ÜSTE 2. GALİBİYET
Crystal Palace 1-0 Aston Villa
Seyirci: 25.248
Önceki hafta Old Trafford'da Manchester United'ı mağlup eden Crystal Palace, cumartesi günü Aston Villa'yı yenerek üst üste 2. kez kazandı.
Dengeli giden maçta oyunun seyrini Villa'lı Trezeguet'nin gördüğü kırmızı kart değiştirdi. 73'te, Jordan Ayew'in attığı güzel golle öne geçen Palace, skoru korudu ve puanını 7'ye yükseltti.
Crystal Palace'da, Kouyate'nin takıma dönmesi orta sahada ekibin direncini arttırdı. Crystal Palace, Kouyate'nin forma giydiği son iki maçı kazandı. Öte yandan Jordan Ayew, Crystal Palace taraftarlarının yıllardır Benteke'den istediği şeyleri iki maçta onlara vermiş görünüyor. 27 yaşındaki oyuncu, gücü, çabukluğu, kolay şekilde adam geçebilme özelliği ve bitiriciliğiyle şu an için Benteke'nin önünde.
Bu maça damgasını vuran olay müsabakanın son dakikalarında yaşandı. Gol için bastıran Aston Villa'da Jack Grealish, topu rakip ceza yayına kadar taşıdı. Yıldız oyuncu, ceza sahasına girerken iki farklı darbeye maruz kaldı ancak topu Henri Lansbury'e aktardı. Lansbury'nin şutu gol olmasına rağmen, hakem Grealish'in kendisini yere attığını düşündü ve golü iptal etti. Görüntüleri dikkatli izlediğimizde Grealish'in, iki farklı müdahaleyle karşılaştığı görülüyor. Bu iki pozisyon ayrı ayrı şekillerde faul ancak hakem, tam tersi yönde karar veriyor ve konuk takımın golü sayılmıyor.
Aston Villa, tamamen yenilenmiş kadrosuyla lige iyi bir giriş yapamadı. Milli ara onlar için alışma sürecini hızlandıracaktır. Birmingham ekibi, milli aranın ardından daha oturaklı bir şekilde karşımıza çıkacaktır.
WEST HAM EVİNDE RAHAT KAZANDI
West Ham United 2-0 Norwich City
Seyirci: 59.950
Premier League'in 4. haftasında West Ham United, evinde Norwich'i mağlup etti ve puanını 7'ye yükseltti. Konuk ekip ise bu sonuçla 3 puanda kaldı.
West Ham, oynadığı ilk iki maçta yalnızca 1 puan toplayabilmiş ve kalesinde 6 gol görüp, rakip fileleri sadece 1 kez sarsabilmişti. Son 2 maçta ise toparlanan Pellegrini'nin öğrencileri, Watford ve Norwich maçlarında toplam 5 gol attı, 1 gol yedi ve 6 puan kazandı.
West Ham'da golleri Sebastian Haller ile Yarmolenko kaydetti. Kulüp tarihinin en pahalı oyuncusu olan Haller, ligde oynadığı 3 maçta 3 gole imza atmış oldu. 25 yaşındaki oyuncu, West Ham'ın sistemine hızlıca adapte oldu ve takımın o noktadaki eksikliğini giderdi. Beklerde sorun yaşayan Pellegrini, bu pozisyonlarda da standartı bulmuş görünüyor. Fredericks - Masuaku ikilisi giderek bu takımın değişilmezleri arasına girmeyi başardılar.
West Ham'ı, kasım ayı sonu, aralık ayı başında zorlu bir fikstür bekliyor. O aradaki 15 günlük süreçte Tottenham, Chelsea, Wolves ve Arsenal ile karşılacaklar. Öncesinde ise kendilerini sıralamada üst sıraları zorlamak için büyük bir fırsat bekliyor. Milli maçlar dönüşünde az önce saydığım mücadelelere kadar 8 rakiple karşılaşacak olan West Ham, bu maçların yalnızca birinde (Man Utd) "Top 6" ekibiyle oynayacak.
Norwich City'de ise savunmadaki problemler ve yetersizlikler sürüyor. Üstüne bu maçta ön alandaki etkisizlik eklenince 2-0'lık mağlubiyet onlar için kaçınılmaz oldu. Bu ligde kalmak istiyorlarsa sadece hücumu iyi yapabilen bir takımdan çok daha fazlasına ihtiyaçları var. Norwich City, bu sezon ligde kalsada düşsede minimum 100 milyon poundu kasasına koyacak. Eğer ligde kalırlarsa gelecek sezon için de aynı miktarı kazanmayı garantileyecekler. Bu, kış transfer döneminde biraz para harcayıp, takımı defans ve orta sahada güçlendirmek için teşvik edici bir durum. Norwich City'nin bu ligde kalma potansiyeli mevcut ve uzun süre sonra Premier League'de kalıcı olma şansına sahipler. Eğer yeterli takviye gelmezse gelecekte bu tarihi fırsatı kaçırdıkları için çok üzülebilirler. Kadrolarında birçok potansiyelli oyuncu bulunuyor ve onların bu ligde oynadıkları her maç, kulübe satıştan ek gelir yapma yolunu açıyor.
LIVERPOOL'DAN, TURF MOOR'DA 3 GOLLÜ ZAFER
Burnley 0-3 Liverpool
Seyirci: 21.762
Şampiyonluğun en güçlü adaylarından Liverpool, ligin en zorlu deplasmanlarından birinde beklenenden kolay kazandı.
Katı savunması ve disiplinle oyunuyla ligdeki her takım için kabus haline gelen Burnley deplasmanında kilidi Alexander-Arnold açtı. Genç yıldızın ortası, Chris Wood'a çarpıp, kaleye doğru yönelerek file bekçisi Nick Pope'u yanılttı ve pozisyon golle sonuçlandı. Devre bitmeden Sadio Mane ile bir gol daha bulan Liverpool, rakibinin direncini kırdı. Kırmızılar, ikinci yarıda temposunu korudu ve farkı 3'e çıkardı. Maçta başka gol olmadı ve karşılaşma 3-0 konuk ekip lehine sona erdi.
Liverpool, tam anlamıyla oturmuş bir takım konumunda. Bu sezona oldukça coşkulu ve hızlı başladılar. Artık daha tecrübeliler ve Premier League'i kazanmayı hiç olmadığı kadar çok istiyorlar. Geçtiğimiz sezon Liverpool için sezonun kırılma anları kendilerinden daha düşük profilli rakiplere karşı yaptıkları puan kayıpları olmuştu. Manchester City'nin önünde şampiyonluğa yürürken, art ardına yaşadıkları kayıplar kupanın ellerinden kayıp gitmesine sebebiyet vermişti. 2018/19 sezonunda Şampiyonlar Ligi'ni kazandılar ve bu kez her şeyleriyle Premier League'e konsantre olabilirler. Manchester City'nin üzerindeki büyük Avrupa kupaları baskısı, Liverpool için "O sene bu sene!" dedirtiyor.
Burnley ise şu ana kadar hedef maçlarından istediği sonuçları almayı başardı. Ligin dişli ekibinin, bu sezonu güvenli bölgede geçireceğini ve sezonu ateş hattından uzakta tamamlayacağını düşünüyorum.
GOL DÜELLOSUNDA KAZANAN EVERTON
Everton 3-2 Wolverhampton
Seyirci: 39.374
Premier League'de haftanın en zevkli maçlarından birisine Goodison Park ev sahipliği yaptı. Maçın ilk 15 dakikasında 3 gole sahne olan karşılaşmada son sözü Everton söyledi.
Everton'da Moise Kean ve Alex Iwobi'nin yavaş yavaş ilk 11'e yerleşmesi takıma seviye atlatmaya başladı. Ön alanda Sigurdsson ile beslenen Richarlison - Kean - Iwobi üçlüsü, bu ligdeki her takıma korkulu anlar yaşatabilecek kapasiteye sahip. Orta sahada Andre Gomes'in geçen sezona oranla temposunu arttırması ve Premier League'in hızına ayak uydurması takım için büyük bir ekstra. İlk maçlarda partneri Schneiderlin olan Gomes, Fabian Delph ortaklığı ile performansını arttırmış görünüyor. Delph'in gelişi, Gomes'in savunmadaki sorumluluğunu azalttı ve oyuncuyu bir nebze rahatlattı.
Wolverhampton'da bu maç özelinde değinilecek birkaç konu bulunuyor. Öncelikle maç boyunca topa sahip olma konusunda sorun yaşadıklarını ifade etmeliyim. Oyunu daha çok Everton'ın domine etmesi onların planlarını ve sistemini bozdu. Bu durum Wolves'u pek de alışık olmadıkları bir oyunu oynamaya zorladı. İkinci konu Avrupa Ligi'nin takımı açıkça etkilemiş olması. Yapılan rotasyonun istenen etkiyi yaratmadığı net şekilde görülüyor. Oynadıkları 6 sert Avrupa Ligi maçı, sezonun bu bölümünde onları zorladı. Milli ara sonrası ayın 14'ünde Chelsea'yle, 19'unda Braga ile oynayacak olan Kurtlar'ı bir süre daha yoğun ve zorlu bir fikstür bekliyor.
Bu maç hakkında farklı bir noktaya parmak basmak istiyorum. Konuk ekibin kazandığı taç neticesinde attığı gol, modern futbolda taç atışlarının kıymetinin ne denli arttığının göstergesiydi. Daha önce de belirttiğim gibi, uzun ve kaliteli taç atışları günümüz futbolunda yeni bir gol aracı olmaya başlamış durumda. Teknık direktörler ve futbolcular da bunun farkında. İlerleyen dönemde taç atışlarının futboldaki yeri daha farklı bir konuma gelecek.
Milli oyuncumuz Cenk Tosun, bu maçta yedek kulübesindeydi ve süre almadı. Hafta içinde Lincoln City ile oynanan Lig Kupası maçında sonradan oyuna giren ve bir asist yapan Cenk, golün ardından büyük bir sevinç göstermişti. Bu, onun psikolojik olarak ne kadar güçlü olduğunu ve kendisini Everton'da kanıtlamaya kararlı olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki haftalarda 28 yaşındaki yıldızın, Premier League'de şans bulacağına eminim.
KUZEY LONDRA DERBİSİNDE PUANLAR PAYLAŞILDI
Arsenal 2-2 Tottenham Hotspur
Seyirci: 60.333
Dünyanın en iyi liginde hafta dev bir maçla kapandı. Kuzey Londra'nın iki büyük temsilcisi Arsenal ile Tottenham, Emirates Stadyumu'nda yenişemediler.
Tottenham, Christian Eriksen ve Harry Kane ile 40. dakika sonunda 2-0'lık üstünlüğü eline aldı. İlk yarıda topu ileriye ve rakip ceza sahasına taşımakta zorlanan Arsenal, devre biterken bunu kırdı ve rakip kaleyi 2 dakika boyunca abluka altına aldı. Büyük baskı sonucunda golü bulan Topçular, ikinci yarı için umutlandı. Nitekim ikinci yarıda Aubameyang ile skoru eşitlediler. Arsenal ikinci yarıda daha güçlü görünen taraf olsada maçta başka gol olmadı ve mücadele eşitlikle bitti.
Arsenal - Tottenham derbisi bizlere daima bol gol ve tempolu oyun vadediyor. İki takımında sürekli golü kovalaması ve bu maçlarda topun oyunda kalma süresinin oldukça fazla olması futbolseverler için büyük bir şans.
Tottenham'da geleceği belirsiz olan ve önceki maçlarda yedek bekleyen Eriksen, transfer döneminin kapanmasıyla takımda kaldı. Danimarkalı futbolcu, bu sezon takımı adına ilk golünü kendi hanesine yazdırdı. Eriksen'in düzenli olarak forma giymesi, Tottenham'ın hücumdaki yaratıcılığını fazlalaştıracaktır.
Arsenal'da ise Pepe - Aubameyang - Lacazette üçlüsünü ilk kez birlikte 11'de gördük. Bu ekibin Arsenal'a çok şey katacağı açık bir biçimde görülüyor. Şu an için eksik olan tek şey arkalarında onları destekleyecek bir oyuncunun olmaması. Mesut Özil'in ya da Ceballos'un oraya monte edilmesi Arsenal'ın hücumdaki gücünü katlayarak arttıracaktır. Özellikle iç sahadaki maçlarda bu kuvvetle birlikte yenilmez bir takıma dönüşebilirler.
Bir sonraki haftada Arsenal, Watford deplasmanına gidecek. Tottenham ise kendi evinde bir diğer Londra ekibi Crystal Palace'ı ağırlayacak.
MANCHESTER UNITED 10 KİŞİLİK SOUTHAMPTON'I YIKAMADI
Southampton 1-1 Manchester United
Seyirci: 30.499
Premier League'de, Southampton ile Manchester United arasında oynanan haftanın açılış maçı eşitlikle sonuçlandı.
Southampton'da Nathan Redmond, Moussa Djenepo, Ryan Bertrand; Manchester United'da Anthony Martial ve Luke Shaw gibi gibi isimler sakatlıkları sebebiyle bu maçta yer almadılar.
Karşılaşmaya ev sahibi ekip baskılı başladı. Önde baskıyla rakibini hataya zorlayan Southampton'ın direncini Daniel James kırdı. Genç yıldız, harika bir golle 10. dakikada Man United'ı öne geçirdi. James, bu sezon Premier League'deki 3. golünü kaydetti.
İkinci yarıya hızlı başlayan Southampton, 58. dakikada "Kuzeyli Dev" Jannik Vestergaard ile skoru eşitledi. Dakikalar 73'ü gösterdiğinde o ana kadar oldukça iyi bir oyun çıkaran Kevin Danso, akılsızca bir müdahale yaparak 2. sarıdan kırmızıyı gördü ve oyundan atıldı. Kırmızı kartın ardından konuk ekip oyunu Southampton yarı sahasına yıktı. Hassenhüttl, Danso'nun yerini önce Hojbjerg ile doldurdu. Sonrasında Ings'in yerine Yoshida'yı alarak Japon oyuncuyu Danso'nun boşalttığı alana çekti ve savunmasını güçlendirdi. Kalan dakikalarda Manchester United kilidi açamadı ve karşılaşma 1-1 sona erdi.
Azizler'de menajer Hassenhüttl, Brighton karşısında sonuç aldığı 4-2-2-2 oyun sisteminini bu maçta da kullandı. Southampton, özellikle Danso'nun kanadından etkili oldu ve rakibini orta sahada durdurmayı başardı. Stoper ikilisi Bednarek ve Vestergaard, bu maçta daha iyiydi. Orta sahada Hojbjerg - Romeu çifti daha katı bir oyunla Manchester United'ı merkezden durdurdu. Hojbjerg, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle sahanın her yerindeydi.
Kırmızı Şeytanlar'da ise düşüş sürüyor. Solskjaer yönetimi altında çıktıkları son 9 Premier League maçının yalnızca birini kazanabildiler. Son 6 deplasmandan ise galibiyetsiz döndüler. Manchester United'ın her bölgede problemleri mevcut. Maguire ve Wan-Bissaka transferleri defans hattını oldukça güçlendirdi fakat stoper tandemini tamamlayıcı isimler yetersiz kalmaya devam ediyor. Orta sahada kağıt üzerinde ligin en iyilerinden biri olmasına rağmen Paul Pogba, ne hücumda ne de savunmada yeterli etkiyi gösterebiliyor. Manchester'ın Kırmızıları, ileri uçta net bir golcünün eksikliğini çekiyor. Daniel James, Rashford ya da Martial gibi isimlerden her maç gol katkısı bekleyemezsiniz. Son vuruşu yapacak oyuncunuz yoksa ilk 4'ün dışında kalırsınız!
WATFORD SEZONUN İLK PUANINI ALDI
Newcastle United 1-1 Watford
Seyirci: 44.157
Lige felaket bir giriş yapan Watford, ilk puanını St. James' Park'ta aldı. Will Hughes ile Fabian Schär'ın karşılıklı golleri, puanları paylaştırdı.
Müsabakaya oldukça hızlı başlayan Watford, henüz 2. dakikada öne geçti. Cleverley'nin ceza sahası yayının hemen dışından çektiği şut savunmadan sekerek Hughes'un önünde kaldı. 24 yaşındaki oyuncu düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderdi ve takımını bu sezon ilk kez bir maçta öne geçirdi. Golden sonra dengesi bozulan Newcastle, uzun süre kendisi için uygun oyunu aradı. 20-25'ten itibaren rakibini sıkıştırmaya başlayan ev sahibi, 41'de Schär ile skoru eşitledi. Newcastle'ın biraz daha baskılı olduğu, iki takımında fırsatlar bulduğu ikinci yarıda gol sesi çıkmadı ve taraflar sahadan eşitlikle ayrıldı.
Watford menajeri Javi Gracia, ilk 3 maçtaki kötü oyun ve sonuçların ardından bu maça 3'lü savunma ile çıktı. Gracia, Holebas'ın yokluğunda kanat bekleri için Kiko ile eski Newcastle'lı Daryl Janmaat'ı değerlendirdi. Watford'da sansasyonel transferler Sarr ile Welbeck, bu maçta süre almayan isimlerdi. Watford'un ön alandaki Hughes - Gray - Pereyra triosu bu maçta biraz daha etkiliydi. Yine de, Watford'un alıştığımız Watford'dan uzak olduğunu söylemeliyim. Oyuncu grubunun pek fazla değişmemesine rağmen, hücumda önceki sezonlara göre çok daha yetersizler. Kolay gol yiyorlar ve bu gollere reaksiyon vermekte zorlanıyorlar. Ayrılık meselesini konuşmak için henüz çok erken ancak ekibi acilen bir şeyleri değiştirmezse Gracia için yolun sonu gelebilir.
Matt Ritchie'nin sakatlığı ile büyük darbe alan Newcastle, puanını 4'e yükseltti ve milli ara öncesi 14. sıraya yerleşti. Lig Kupası'nda Leicester ile oynanan maçta Hamza Choudhury korkunç bir müdahalede bulundu ve Ritchie'yi oyun dışında bıraktı. Newcastle'ın en çok şans yaratan ve en çok kilit pas oyuncusu olan İskoç, sahalardan en az 2 ay uzak kalacak. Saksağanlar'da bir diğer sakat oyuncu Saint-Maximin, 3-5 hafta yok. Andy Carroll'ın ise Liverpool maçına hazır olması bekleniyor. Büyük Adam'ın dönüşü nasıl olacak hep birlikte göreceğiz.
Newcastle, oyun olarak yine fena değildi ancak erken gelen gol takımın dengesini alt üst etti. Saksağanlar, Joelinton için daha fazla şans yaratabilirse Brezilyalı golcüden daha fazla katkı alabilir. Joelinton fazlasıyla etkileyici bir performans ortaya koydu ancak ceza sahasında daha fazla topla buluşması gerekiyor. Miguel Almiron, iyi performanslar sergilemeye devam ediyor. 25 yaşındaki yıldızın, Siyah-Beyazlı formayla hâlen golü ya da asisti bulunmuyor. Atacağı bir gol, Premier League'de kendisi için yeni bir dönemi başlatabilir. Son olarak, Atsu'nun gösterdiği büyük gelişimi görmek Newcastle açısından hayli keyiflendirici.
MANCHESTER CITY EVİNDE RAHAT KAZANDI
Manchester City 4-0 Brighton
Seyirci: 54.386
Önceki hafta Bournemouth'u 3 golle geçen Manchester City, bu kez bir diğer güney ekibi Brighton'ı mağlup etti.
Maça çok hızlı başlayan Manchester City, henüz 2. dakikada Kevin de Bruyne ile öne geçti. Devre bitmeden skoru 2-0'a taşıyan Agüero, 55. dakikada kendisinin 2. takımının 3. golünü kaydetti. Kapanışı Bernardo Silva ile yapan Man City, puanını 11'e yükseltti ve 2. sıradaki yerini korudu.
Ev sahibi ekipte Agüreo, de Bruyne ve David Silva üçlüsü yine fark yaratan isimlerdi. Manchester City'nin attığı tüm gollerde bu oyuncular golün ya da asistin sahibi oldular. Milli aradan sonra Norwich ile karşılaşacak olan Guardiola'nın öğrencileri, kasım ayındaki Liverpool maçına kadar hiçbir "Top 6" takımının rakibi olmayacak.
Lige iyi bir giriş yapan Brighton ise son iki haftada kaybederek 4 puanda kaldı. Martılar'ın yeni transferi Adam Webster, takımıyla ilk kez bir Premier League maçına çıktı. 24 yaşındaki oyuncu bu maçta Shane Duffy'yi keserek 3'lü savunmada Lewis Dunk ve Dan Burn'ü tamamlayan isim oldu. İlerleyen haftalarda Dunk - Duffy - Webster üçlüsünü beraber oynarken görmek sürpriz olmayacaktır.
Öte yandan, Brighton transfer döneminin son günlerinde iki hücumcusunu kiralık olarak farklı takımlara gönderdi. Florin Andone, Galatasaray'a kiralanırken; Jurgen Locadia, Hoffenheim'ın yolunu tuttu.
Brighton, milli aranın ardından evinde Burnley'yi konuk edecek.
LEICESTER EVİNDE BOURNEMOUTH'U 3 GOLLE GEÇTİ
Leicester City 3-1 Bournemouth
Seyirci: 31.613
Sezona iyi bir giriş yapan Leicester, dalgalı bir performans gösteren Bournemouth'u 3-1 mağlup etti. Leicester'a galibiyeti getiren golleri Vardy (2), Tielemans kaydetti. Bournemouth'un tek golünü Callum Wilson atarken, Kirazlar son iki maçından mağlubiyetle ayrıldı ve bu maçlarda kalesinde 6 gol gördü.
Leicester'da Maddison - Vardy iş birliği takımı sırtlamaya devam ediyor. Orta alanda bu isimlere Tielemans'ın verdiği destek, Tilkiler'in hücumda durdurulamaz bir takım olmasını sağlıyor. Brendan Rodgers, önde Ayoze Perez'i yedeğe çekerek Harvey Barnes'a 11'de şans verdi. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Perez henüz Leicester'a uyum sağlayamadı ve yardımcı karakter rolünde kalmak onu zorluyor. Sheffield United maçında forma giymeyen N'didi, bu maçla birlikte takıma geri döndü ve savunmanın önündeki görevini üstlendi.
Son haftalarda düşüş yaşayan Bournemouth ise milli ara ile derin bir nefes almış durumda. Milli aradan sonra Everton, Southampton ve West Ham ile karşılaşacak Bournemouth için bu maçlar büyük önem teşkil ediyor. Eddie Howe'ın ekibi bu 3 maçta silkelenip, sıralamada yeniden üst taraflara tırmanabilir.
Leicester City'de milli oyuncumuz Çağlar Söyüncü 90 dakika sahada kaldı. 23 yaşındaki stoper, ilk 3 karşılaşmada olduğu gibi yine başarılı bir performans ortaya koydu ve dikkatleri üzerine çekti.
CHELSEA 89'DA YIKILDI
Chelsea 2-2 Sheffield United

Seyirci: 40.560
Premier League'de haftanın en büyük sürprizi Stamford Brigde'de yaşandı. Ev sahibi ekip, ilk yarıyı Tammy Abraham'ın golleriyle 2-0 üstün kapattı. İkinci yarıya Sheffield United'lı Callum Robinson'ın attığı golle başlandı. 89. dakikada Zouma, kendi ağlarını sarsarak Avrupa Ligi'nin son şampiyonunu yıktı.
Daha önce de ifade ettiğim üzere, 2019/20 sezonunun Chelsea için bir geçiş süreci olmasını bekliyorum. Oyuncuların ve takımın kendi kimliklerini bulmaları zaman alacaktır. Chelsea, bu sezonu en az hasarla atlatıp, gelecek yılların takımını inşa etme çabasında bulunuyor. Londra ekibi için bu sezonun anahtar kelimesi "sabır".
Sheffield United cephesinden bakacak olursak bu puanın 1 puandan çok daha fazlasını ifade ettiğini göreceğiz. Onların bu seviyeye gelmesi belirli bir sistemin ürünü ve bu sistem Premier League'de de meyvesini veriyor. 3'lü savunma ve kanatlardan oyun sistemin ana mekanizmaları. Premier League'in yeni ekibi için en büyük zorluk kalite eksikliği ve yetenekleri sınırlı olan oyuncu grubu. Sheffield United'ın bu sezon her rakibinden aldığı bir puan altın değerinde olacak. Kış aylarında yapacakları birkaç nokta atışı takviye ile son düdüğe kadar pes etmeyeceklerini ve kümede kalma savaşının içerisinde olacaklarını düşünüyorum.
CRYSTAL PALACE'DAN ÜST ÜSTE 2. GALİBİYET
Crystal Palace 1-0 Aston Villa
Seyirci: 25.248
Önceki hafta Old Trafford'da Manchester United'ı mağlup eden Crystal Palace, cumartesi günü Aston Villa'yı yenerek üst üste 2. kez kazandı.
Dengeli giden maçta oyunun seyrini Villa'lı Trezeguet'nin gördüğü kırmızı kart değiştirdi. 73'te, Jordan Ayew'in attığı güzel golle öne geçen Palace, skoru korudu ve puanını 7'ye yükseltti.
Crystal Palace'da, Kouyate'nin takıma dönmesi orta sahada ekibin direncini arttırdı. Crystal Palace, Kouyate'nin forma giydiği son iki maçı kazandı. Öte yandan Jordan Ayew, Crystal Palace taraftarlarının yıllardır Benteke'den istediği şeyleri iki maçta onlara vermiş görünüyor. 27 yaşındaki oyuncu, gücü, çabukluğu, kolay şekilde adam geçebilme özelliği ve bitiriciliğiyle şu an için Benteke'nin önünde.
Bu maça damgasını vuran olay müsabakanın son dakikalarında yaşandı. Gol için bastıran Aston Villa'da Jack Grealish, topu rakip ceza yayına kadar taşıdı. Yıldız oyuncu, ceza sahasına girerken iki farklı darbeye maruz kaldı ancak topu Henri Lansbury'e aktardı. Lansbury'nin şutu gol olmasına rağmen, hakem Grealish'in kendisini yere attığını düşündü ve golü iptal etti. Görüntüleri dikkatli izlediğimizde Grealish'in, iki farklı müdahaleyle karşılaştığı görülüyor. Bu iki pozisyon ayrı ayrı şekillerde faul ancak hakem, tam tersi yönde karar veriyor ve konuk takımın golü sayılmıyor.
Aston Villa, tamamen yenilenmiş kadrosuyla lige iyi bir giriş yapamadı. Milli ara onlar için alışma sürecini hızlandıracaktır. Birmingham ekibi, milli aranın ardından daha oturaklı bir şekilde karşımıza çıkacaktır.
WEST HAM EVİNDE RAHAT KAZANDI
West Ham United 2-0 Norwich City
Seyirci: 59.950
Premier League'in 4. haftasında West Ham United, evinde Norwich'i mağlup etti ve puanını 7'ye yükseltti. Konuk ekip ise bu sonuçla 3 puanda kaldı.
West Ham, oynadığı ilk iki maçta yalnızca 1 puan toplayabilmiş ve kalesinde 6 gol görüp, rakip fileleri sadece 1 kez sarsabilmişti. Son 2 maçta ise toparlanan Pellegrini'nin öğrencileri, Watford ve Norwich maçlarında toplam 5 gol attı, 1 gol yedi ve 6 puan kazandı.
West Ham'da golleri Sebastian Haller ile Yarmolenko kaydetti. Kulüp tarihinin en pahalı oyuncusu olan Haller, ligde oynadığı 3 maçta 3 gole imza atmış oldu. 25 yaşındaki oyuncu, West Ham'ın sistemine hızlıca adapte oldu ve takımın o noktadaki eksikliğini giderdi. Beklerde sorun yaşayan Pellegrini, bu pozisyonlarda da standartı bulmuş görünüyor. Fredericks - Masuaku ikilisi giderek bu takımın değişilmezleri arasına girmeyi başardılar.
West Ham'ı, kasım ayı sonu, aralık ayı başında zorlu bir fikstür bekliyor. O aradaki 15 günlük süreçte Tottenham, Chelsea, Wolves ve Arsenal ile karşılacaklar. Öncesinde ise kendilerini sıralamada üst sıraları zorlamak için büyük bir fırsat bekliyor. Milli maçlar dönüşünde az önce saydığım mücadelelere kadar 8 rakiple karşılaşacak olan West Ham, bu maçların yalnızca birinde (Man Utd) "Top 6" ekibiyle oynayacak.
Norwich City'de ise savunmadaki problemler ve yetersizlikler sürüyor. Üstüne bu maçta ön alandaki etkisizlik eklenince 2-0'lık mağlubiyet onlar için kaçınılmaz oldu. Bu ligde kalmak istiyorlarsa sadece hücumu iyi yapabilen bir takımdan çok daha fazlasına ihtiyaçları var. Norwich City, bu sezon ligde kalsada düşsede minimum 100 milyon poundu kasasına koyacak. Eğer ligde kalırlarsa gelecek sezon için de aynı miktarı kazanmayı garantileyecekler. Bu, kış transfer döneminde biraz para harcayıp, takımı defans ve orta sahada güçlendirmek için teşvik edici bir durum. Norwich City'nin bu ligde kalma potansiyeli mevcut ve uzun süre sonra Premier League'de kalıcı olma şansına sahipler. Eğer yeterli takviye gelmezse gelecekte bu tarihi fırsatı kaçırdıkları için çok üzülebilirler. Kadrolarında birçok potansiyelli oyuncu bulunuyor ve onların bu ligde oynadıkları her maç, kulübe satıştan ek gelir yapma yolunu açıyor.
LIVERPOOL'DAN, TURF MOOR'DA 3 GOLLÜ ZAFER
Burnley 0-3 Liverpool
Seyirci: 21.762
Şampiyonluğun en güçlü adaylarından Liverpool, ligin en zorlu deplasmanlarından birinde beklenenden kolay kazandı.
Katı savunması ve disiplinle oyunuyla ligdeki her takım için kabus haline gelen Burnley deplasmanında kilidi Alexander-Arnold açtı. Genç yıldızın ortası, Chris Wood'a çarpıp, kaleye doğru yönelerek file bekçisi Nick Pope'u yanılttı ve pozisyon golle sonuçlandı. Devre bitmeden Sadio Mane ile bir gol daha bulan Liverpool, rakibinin direncini kırdı. Kırmızılar, ikinci yarıda temposunu korudu ve farkı 3'e çıkardı. Maçta başka gol olmadı ve karşılaşma 3-0 konuk ekip lehine sona erdi.
Liverpool, tam anlamıyla oturmuş bir takım konumunda. Bu sezona oldukça coşkulu ve hızlı başladılar. Artık daha tecrübeliler ve Premier League'i kazanmayı hiç olmadığı kadar çok istiyorlar. Geçtiğimiz sezon Liverpool için sezonun kırılma anları kendilerinden daha düşük profilli rakiplere karşı yaptıkları puan kayıpları olmuştu. Manchester City'nin önünde şampiyonluğa yürürken, art ardına yaşadıkları kayıplar kupanın ellerinden kayıp gitmesine sebebiyet vermişti. 2018/19 sezonunda Şampiyonlar Ligi'ni kazandılar ve bu kez her şeyleriyle Premier League'e konsantre olabilirler. Manchester City'nin üzerindeki büyük Avrupa kupaları baskısı, Liverpool için "O sene bu sene!" dedirtiyor.
Burnley ise şu ana kadar hedef maçlarından istediği sonuçları almayı başardı. Ligin dişli ekibinin, bu sezonu güvenli bölgede geçireceğini ve sezonu ateş hattından uzakta tamamlayacağını düşünüyorum.
GOL DÜELLOSUNDA KAZANAN EVERTON
Everton 3-2 Wolverhampton
Seyirci: 39.374
Premier League'de haftanın en zevkli maçlarından birisine Goodison Park ev sahipliği yaptı. Maçın ilk 15 dakikasında 3 gole sahne olan karşılaşmada son sözü Everton söyledi.
Everton'da Moise Kean ve Alex Iwobi'nin yavaş yavaş ilk 11'e yerleşmesi takıma seviye atlatmaya başladı. Ön alanda Sigurdsson ile beslenen Richarlison - Kean - Iwobi üçlüsü, bu ligdeki her takıma korkulu anlar yaşatabilecek kapasiteye sahip. Orta sahada Andre Gomes'in geçen sezona oranla temposunu arttırması ve Premier League'in hızına ayak uydurması takım için büyük bir ekstra. İlk maçlarda partneri Schneiderlin olan Gomes, Fabian Delph ortaklığı ile performansını arttırmış görünüyor. Delph'in gelişi, Gomes'in savunmadaki sorumluluğunu azalttı ve oyuncuyu bir nebze rahatlattı.
Wolverhampton'da bu maç özelinde değinilecek birkaç konu bulunuyor. Öncelikle maç boyunca topa sahip olma konusunda sorun yaşadıklarını ifade etmeliyim. Oyunu daha çok Everton'ın domine etmesi onların planlarını ve sistemini bozdu. Bu durum Wolves'u pek de alışık olmadıkları bir oyunu oynamaya zorladı. İkinci konu Avrupa Ligi'nin takımı açıkça etkilemiş olması. Yapılan rotasyonun istenen etkiyi yaratmadığı net şekilde görülüyor. Oynadıkları 6 sert Avrupa Ligi maçı, sezonun bu bölümünde onları zorladı. Milli ara sonrası ayın 14'ünde Chelsea'yle, 19'unda Braga ile oynayacak olan Kurtlar'ı bir süre daha yoğun ve zorlu bir fikstür bekliyor.
Bu maç hakkında farklı bir noktaya parmak basmak istiyorum. Konuk ekibin kazandığı taç neticesinde attığı gol, modern futbolda taç atışlarının kıymetinin ne denli arttığının göstergesiydi. Daha önce de belirttiğim gibi, uzun ve kaliteli taç atışları günümüz futbolunda yeni bir gol aracı olmaya başlamış durumda. Teknık direktörler ve futbolcular da bunun farkında. İlerleyen dönemde taç atışlarının futboldaki yeri daha farklı bir konuma gelecek.
Milli oyuncumuz Cenk Tosun, bu maçta yedek kulübesindeydi ve süre almadı. Hafta içinde Lincoln City ile oynanan Lig Kupası maçında sonradan oyuna giren ve bir asist yapan Cenk, golün ardından büyük bir sevinç göstermişti. Bu, onun psikolojik olarak ne kadar güçlü olduğunu ve kendisini Everton'da kanıtlamaya kararlı olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki haftalarda 28 yaşındaki yıldızın, Premier League'de şans bulacağına eminim.
KUZEY LONDRA DERBİSİNDE PUANLAR PAYLAŞILDI
Arsenal 2-2 Tottenham Hotspur
Seyirci: 60.333
Dünyanın en iyi liginde hafta dev bir maçla kapandı. Kuzey Londra'nın iki büyük temsilcisi Arsenal ile Tottenham, Emirates Stadyumu'nda yenişemediler.
Tottenham, Christian Eriksen ve Harry Kane ile 40. dakika sonunda 2-0'lık üstünlüğü eline aldı. İlk yarıda topu ileriye ve rakip ceza sahasına taşımakta zorlanan Arsenal, devre biterken bunu kırdı ve rakip kaleyi 2 dakika boyunca abluka altına aldı. Büyük baskı sonucunda golü bulan Topçular, ikinci yarı için umutlandı. Nitekim ikinci yarıda Aubameyang ile skoru eşitlediler. Arsenal ikinci yarıda daha güçlü görünen taraf olsada maçta başka gol olmadı ve mücadele eşitlikle bitti.
Arsenal - Tottenham derbisi bizlere daima bol gol ve tempolu oyun vadediyor. İki takımında sürekli golü kovalaması ve bu maçlarda topun oyunda kalma süresinin oldukça fazla olması futbolseverler için büyük bir şans.
Tottenham'da geleceği belirsiz olan ve önceki maçlarda yedek bekleyen Eriksen, transfer döneminin kapanmasıyla takımda kaldı. Danimarkalı futbolcu, bu sezon takımı adına ilk golünü kendi hanesine yazdırdı. Eriksen'in düzenli olarak forma giymesi, Tottenham'ın hücumdaki yaratıcılığını fazlalaştıracaktır.
Arsenal'da ise Pepe - Aubameyang - Lacazette üçlüsünü ilk kez birlikte 11'de gördük. Bu ekibin Arsenal'a çok şey katacağı açık bir biçimde görülüyor. Şu an için eksik olan tek şey arkalarında onları destekleyecek bir oyuncunun olmaması. Mesut Özil'in ya da Ceballos'un oraya monte edilmesi Arsenal'ın hücumdaki gücünü katlayarak arttıracaktır. Özellikle iç sahadaki maçlarda bu kuvvetle birlikte yenilmez bir takıma dönüşebilirler.
Bir sonraki haftada Arsenal, Watford deplasmanına gidecek. Tottenham ise kendi evinde bir diğer Londra ekibi Crystal Palace'ı ağırlayacak.
Yorumlar
Yorum Gönder