Soru - Cevap | Mazhar Yasin
Yeni sezondaki Beşiktaş'ın hoca değişikliğini, takım yapısını ve transferleri Mazhar Yasin ile konuştuk.
Öncelikle hoca değişiminden bahsedelim. Şenol Güneş'in yerine takımın başına Abdullah Avcı getirildi. Abdullah Avcı sizce Beşiktaş'ın başında nasıl bir teknik direktörlük performansı gösterecek?
Samet Aybaba ile başlayıp, Slaven Bilic ile devam eden süreçte göreve gelen Şenol Güneş zaten sağlam temelleri olan takımı bir üst seviyeye taşıdı. Beşiktaş'a uzun süredir hasret kaldığı başarılar yaşattı. Özellikle Avrupa'daki başarılar yıllar boyu hatırlanacak. Fakat Şenol Güneş'in bilhassa son iki sezonu, takım boyunu çok uzattığı halde, ilk 11'i yardımlaşmayı sevmeyen, hareketsiz ve yaşı ilerlemiş futbolculardan kurması sebebiyle bir hayli sönük geçti. Yaş ortalaması çok yüksek olan kadroyu Dorukhan'ın dinamizmi, Adem Ljajic'in ekstra meziyetleri ve takıma ikinci yarıda katılan Burak Yılmaz'ın golcü içgüdüsü ancak üçüncü yapabildi.
Günümüzde geniş alanda hücum eden tüm elit seviye takımların ortak özelliği, top rakipteyken alan daraltıp baskı yapmalarıdır. Şenol Güneş'in takımlarında bu durum söz konusu olmadığı gibi, Beşiktaş'ın topu geri kazanma süresi de rakiplerine oranla epey fazlaydı. Buna bir de bireysel hatalar eklenince Beşiktaş küme düşen Erzurumspor'dan 3, Bursaspor'dan ise 9 gol fazla yedi. Abdullah Avcı'nın Beşiktaş'ında ise en belirgin fark bu iki konuda olacaktır.
Sizce önümüzdeki sezon nasıl bir Beşiktaş izleyeceğiz?
Yeni sezonda Beşiktaş'ı daha fazla pas yapıp daha az uzun top kullanırken göreceğiz. Kontrolü elde tutmak isteyen, rakibe top ve alan bırakmayan, az gol yiyen ama az da atan bir Beşiktaş izlememiz muhtemel. Son beş sezonun toplamda en az gol yiyen takımı olan Başakşehir'i inşa eden Abdullah Avcı, Beşiktaş'a gelirken oyun stilini de beraberinde getirdi. Dolayısıyla geçen sezon yalnızca dört maçında 0 ya da 1 gol olan Beşiktaş'ın bu yıl Avcı'nın göreve gelmesiyle birlikte bu sayıyı artıracağını rahatlıkla öngörebiliriz. Avcı'nın Beşiktaş'ı puan olarak geçen sezonu geride bırakacaktır. Fakat Beşiktaş'tan 5-6-7 gollü galibiyetler bekleyen taraftarlar hayal kırıklığına uğrayabilir.
Her şeye rağmen Beşiktaş'ın bu sezona da şampiyonluk hedefiyle başlayacağı kesin. Kadro kalitesi olarak kağıt üzerinde ezeli rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe'den, hatta bir ölçüde Trabzonspor'dan da geride olduğu söylenebilir. Ancak futbol sahada oynanan ve sezonun belirli bölümlerinde değil, genelinde iyi ve istikrarlı performans gösterenlerin kazandığı bir oyun. Beşiktaş'ın bu mücadeleden çok erken kopmayacağını söylemek mümkün.
Takıma yeni oyuncular katıldı. Boyd, Victor Ruiz, Pablo Rebocho, Douglas gibi futbolcuların takıma katkısı sizce ne seviyede olur?
Birçok takımımız gibi Beşiktaş da sezona nakit sıkıntısı ile başladı. Geçtiğimiz sezonların aksine bu yıl gelir getirecek bir satış da yapmayan Beşiktaş, buna karşılık Adem Ljajic'in zorunlu opsiyonu başta olmak üzere, transferlere kayda değer bir kaynak harcadı. Harcanan miktar yüksek olunca yeni transferlerden beklentiler de arttı. Geçen yıl her iki kanadın gerek açık gerekse bek oyuncularından beklediği verimi alamayan Beşiktaş, transferde de bu iki bölgeye yoğunlaştı. Sivasspor'daki başarılı performansı ile Türk futbolseverleri etkileyen Douglas ile ikinci yarıda transfer olduğu Ankaragücü'nün ligde kalmasında büyük pay sahibi olan Tyler Boyd şüphesiz yeni sezonda Beşiktaş'ın kilit isimleri olacaktır. Benfica çıkışlı bir sol bek olan ve geçen sezon Fransa Ligue 1'de yaptığı 8 asist ile dikkat çeken Pedro Rebocho'nun da o bölgede Caner Erkin ile gireceği forma mücadelesi Beşiktaş'ın saha içi performansına katkı yapacaktır.
Dört yeni transfer arasında belki de en dikkat çekici olanı stoper Victor Ruiz. Geçtiğimiz sezonun son haftalarına kadar La Liga'da, kümede kalma savaşı veren Villarreal'den alınan Ruiz, Beşiktaş'ın uzunca bir süredir devam eden defansif sorunlarını çözecek isim olabilir. Isimat-Mirin ve Enzo Roco'dan beklediği verimi alamayan ve stoper tandemini sürekli farklı futbolculardan kurmak zorunda kalan Beşiktaş'ta Victor Ruiz'in sergileyeceği performans, sezonun başarılı geçip geçmeyeceğinin de işaretlerini verecektir. Şahsen Victor Ruiz'in Türkiye ligi standartlarının üzerinde bir defans ve Abdullah Avcı'nın pasa dayalı top hakimiyeti oyununa uygun olduğunu düşünsem de, gereksiz sertlikleri ve hareketli hücum oyuncuları karşısında ağır kalması aklımda bazı soru işaretleri yaratmıyor değil. Bu bahiste son olarak Beşiktaş'ın bir iç forvet/kanat forvet, bir defansif orta saha ve bir de santrafor alması gerektiğini belirtelim. Zaten sınırlı olan kaynakların, Karius'un kısa süreli sakatlığında forma vermek üzere, başka bir kaleciye harcanmasını ise lüzumsuz bulduğumun da altını çizmeliyim.
Giden futbolculara baktığımızda Beşiktaş sizce bu futbolcuları arar mı? Tek kelimeyle HAYIR. Beşiktaş'tan ayrılan oyunculara baktığımızda hepsinin çok daha düşük maaşlarla, nispeten alt seviye kulüplere transfer olduğunu görmekteyiz. Dorukhan, Burak, Adem gibi kilit isimler dışında kim ayrılırsa ayrılsın, Beşiktaş'ın zor durumda kalacağını düşünmüyorum. Hatta mevcut kadronun önemli bölümü, yeri rahatlıkla doldurulabilecek futbolculardan oluşuyor ve bu aşamada yeni ayrılıklar olsa dahi takımın genel performansı etkilenmeyecektir.
Öncelikle hoca değişiminden bahsedelim. Şenol Güneş'in yerine takımın başına Abdullah Avcı getirildi. Abdullah Avcı sizce Beşiktaş'ın başında nasıl bir teknik direktörlük performansı gösterecek?
Samet Aybaba ile başlayıp, Slaven Bilic ile devam eden süreçte göreve gelen Şenol Güneş zaten sağlam temelleri olan takımı bir üst seviyeye taşıdı. Beşiktaş'a uzun süredir hasret kaldığı başarılar yaşattı. Özellikle Avrupa'daki başarılar yıllar boyu hatırlanacak. Fakat Şenol Güneş'in bilhassa son iki sezonu, takım boyunu çok uzattığı halde, ilk 11'i yardımlaşmayı sevmeyen, hareketsiz ve yaşı ilerlemiş futbolculardan kurması sebebiyle bir hayli sönük geçti. Yaş ortalaması çok yüksek olan kadroyu Dorukhan'ın dinamizmi, Adem Ljajic'in ekstra meziyetleri ve takıma ikinci yarıda katılan Burak Yılmaz'ın golcü içgüdüsü ancak üçüncü yapabildi.
Günümüzde geniş alanda hücum eden tüm elit seviye takımların ortak özelliği, top rakipteyken alan daraltıp baskı yapmalarıdır. Şenol Güneş'in takımlarında bu durum söz konusu olmadığı gibi, Beşiktaş'ın topu geri kazanma süresi de rakiplerine oranla epey fazlaydı. Buna bir de bireysel hatalar eklenince Beşiktaş küme düşen Erzurumspor'dan 3, Bursaspor'dan ise 9 gol fazla yedi. Abdullah Avcı'nın Beşiktaş'ında ise en belirgin fark bu iki konuda olacaktır.
Sizce önümüzdeki sezon nasıl bir Beşiktaş izleyeceğiz?
Yeni sezonda Beşiktaş'ı daha fazla pas yapıp daha az uzun top kullanırken göreceğiz. Kontrolü elde tutmak isteyen, rakibe top ve alan bırakmayan, az gol yiyen ama az da atan bir Beşiktaş izlememiz muhtemel. Son beş sezonun toplamda en az gol yiyen takımı olan Başakşehir'i inşa eden Abdullah Avcı, Beşiktaş'a gelirken oyun stilini de beraberinde getirdi. Dolayısıyla geçen sezon yalnızca dört maçında 0 ya da 1 gol olan Beşiktaş'ın bu yıl Avcı'nın göreve gelmesiyle birlikte bu sayıyı artıracağını rahatlıkla öngörebiliriz. Avcı'nın Beşiktaş'ı puan olarak geçen sezonu geride bırakacaktır. Fakat Beşiktaş'tan 5-6-7 gollü galibiyetler bekleyen taraftarlar hayal kırıklığına uğrayabilir.
Her şeye rağmen Beşiktaş'ın bu sezona da şampiyonluk hedefiyle başlayacağı kesin. Kadro kalitesi olarak kağıt üzerinde ezeli rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe'den, hatta bir ölçüde Trabzonspor'dan da geride olduğu söylenebilir. Ancak futbol sahada oynanan ve sezonun belirli bölümlerinde değil, genelinde iyi ve istikrarlı performans gösterenlerin kazandığı bir oyun. Beşiktaş'ın bu mücadeleden çok erken kopmayacağını söylemek mümkün.
Takıma yeni oyuncular katıldı. Boyd, Victor Ruiz, Pablo Rebocho, Douglas gibi futbolcuların takıma katkısı sizce ne seviyede olur?
Birçok takımımız gibi Beşiktaş da sezona nakit sıkıntısı ile başladı. Geçtiğimiz sezonların aksine bu yıl gelir getirecek bir satış da yapmayan Beşiktaş, buna karşılık Adem Ljajic'in zorunlu opsiyonu başta olmak üzere, transferlere kayda değer bir kaynak harcadı. Harcanan miktar yüksek olunca yeni transferlerden beklentiler de arttı. Geçen yıl her iki kanadın gerek açık gerekse bek oyuncularından beklediği verimi alamayan Beşiktaş, transferde de bu iki bölgeye yoğunlaştı. Sivasspor'daki başarılı performansı ile Türk futbolseverleri etkileyen Douglas ile ikinci yarıda transfer olduğu Ankaragücü'nün ligde kalmasında büyük pay sahibi olan Tyler Boyd şüphesiz yeni sezonda Beşiktaş'ın kilit isimleri olacaktır. Benfica çıkışlı bir sol bek olan ve geçen sezon Fransa Ligue 1'de yaptığı 8 asist ile dikkat çeken Pedro Rebocho'nun da o bölgede Caner Erkin ile gireceği forma mücadelesi Beşiktaş'ın saha içi performansına katkı yapacaktır.
Dört yeni transfer arasında belki de en dikkat çekici olanı stoper Victor Ruiz. Geçtiğimiz sezonun son haftalarına kadar La Liga'da, kümede kalma savaşı veren Villarreal'den alınan Ruiz, Beşiktaş'ın uzunca bir süredir devam eden defansif sorunlarını çözecek isim olabilir. Isimat-Mirin ve Enzo Roco'dan beklediği verimi alamayan ve stoper tandemini sürekli farklı futbolculardan kurmak zorunda kalan Beşiktaş'ta Victor Ruiz'in sergileyeceği performans, sezonun başarılı geçip geçmeyeceğinin de işaretlerini verecektir. Şahsen Victor Ruiz'in Türkiye ligi standartlarının üzerinde bir defans ve Abdullah Avcı'nın pasa dayalı top hakimiyeti oyununa uygun olduğunu düşünsem de, gereksiz sertlikleri ve hareketli hücum oyuncuları karşısında ağır kalması aklımda bazı soru işaretleri yaratmıyor değil. Bu bahiste son olarak Beşiktaş'ın bir iç forvet/kanat forvet, bir defansif orta saha ve bir de santrafor alması gerektiğini belirtelim. Zaten sınırlı olan kaynakların, Karius'un kısa süreli sakatlığında forma vermek üzere, başka bir kaleciye harcanmasını ise lüzumsuz bulduğumun da altını çizmeliyim.
Giden futbolculara baktığımızda Beşiktaş sizce bu futbolcuları arar mı? Tek kelimeyle HAYIR. Beşiktaş'tan ayrılan oyunculara baktığımızda hepsinin çok daha düşük maaşlarla, nispeten alt seviye kulüplere transfer olduğunu görmekteyiz. Dorukhan, Burak, Adem gibi kilit isimler dışında kim ayrılırsa ayrılsın, Beşiktaş'ın zor durumda kalacağını düşünmüyorum. Hatta mevcut kadronun önemli bölümü, yeri rahatlıkla doldurulabilecek futbolculardan oluşuyor ve bu aşamada yeni ayrılıklar olsa dahi takımın genel performansı etkilenmeyecektir.
Yorumlar
Yorum Gönder