RÖPORTAJ: BASKETVOLE



RÖPORTAJ : BASKETVOLE

Sosyal medyada basketbol ve bahis denilince ilk akla gelen hesap Basketvole'dir.
Herkesin bu kadar dikkatini çeken ve beğenisini kazanan bu hesabı bizlerde merak ettik ve sizler için keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Öncelikle Tribün Ajans ailesi olarak röportaj teklifimizini kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz.

Değer verip böyle bir röportaj yapmayı istediğiniz için ben teşekkür ederim.

Basketvole kimdir? Kendinizi okuyucularımıza kısaca tanıtır mısınız?

Uzun zamandır gerçek kimliğini saklayan bir kişi olarak bu soruyu cevaplamak zor. 
Artık yaşını söylemekten çekinecek kadar yaşlı, kamuda orta düzey yönetici olarak çalışan bir mühendisim. 
Ama basketvole kendi başına ayrı bir kimlik. 
Çocukluğumdan beri süren basketbol aşkımın, bahis merakıyla birleşmesinden oluşmuş ve 9 yıldır çeşitli platformlarda takipçileri ile buluşan bir karakter BASKETVOLE...

O zaman yeri gelmişken hemen sorayım. Takipçilerinizin en çok merak ettiği konu belki de bu olabilir. Bir gün kimliğinizi açıklayacak mısınız? Yoksa sizin kim olduğunuzu hiç öğrenemeyecek miyiz? Açık kimliğinizi bilen dostlar var mı?

Az öncede söylediğim gibi basketvole benden bağımsız bir karakter. Var olduğu gibi bir gün de yok olacak. 
Bunun da yakın zamanda olacağını düşünüyorum. 
Geriye kalan beni bence kimsenin tanımasına gerek yok :)

Gündem sıcakken Final Four'u sorayım. 
Fenerbahçe Doğuş bu sene Euroleague Finali'nde R.Madrid'e yenildi ve2. oldu. 
Yenilginin temel nedeni sizce neydi? Hücum ribaundları mı ? Rakibin üçlük yüzdesi mi ? Causer'un ekstra oyunu mu?

Fenerbahçe'nin uzun rotasyonu ile ilgili sıkıntı yaşayacağı maçtan önce de belliydi. 
Ahmet, beklenenden iyi başladı maça ve özellikle bulduğu sayılarla güzel katkı verdi. 
Ama Ahmet ve Veselly'nin erken faul sıkıntısı rotasyonu daralttı. 
Böyle durumlarda yapılabilecek en iyi şey ya kısalarla potaya penetre etmek ya da dış şutlarla sayı bulmaya çalışmaktır. 
Sloukas bütün pota altı penetrelerinde potaya gitmek yerine pas vermeyi tercih etti ve efektif sonuç alamadı. 
Dış atışlarda da istenen sonuç alınamadı. 
Yarı finalin kahramını Datome'nin oyuna ısınamaması, Wanamaker'ın gününde olmaması tuzu biberi oldu. 
Melli'nin inançlı ve inatçı oynu olmasa maç son dakikadan çok daha önce kopabilirdi.

Çok tartışılan bi konu da Obradovic'i finalde biraz sakin gördük sanki. O hırslı, yüzünden ateşler fışkıran coach yoktu. Ne dersiniz? Memleket havası iyi gelmedi mi?

Obradoviç, elindekini en etkili şekilde kullanan bir deha. 
Taktik bilgisi konusunda herhangi bir tartışmaya girmek mümkün değil. 
Verdiği taktik sahada doğru şekilde uygulanmadığında ya da oyuncu potansiyelinin çok altında kaldığında sinirlerine hakim olamıyor. 
Bence maçta nisbeten daha sakin olmasının nedeni elinden geleni kendi ve takımının yaptığına olan inancı. 
Onun tecrübesindeki bir koç bazen ne yaparsanız yapın kazanamayabileceğinizi bilir.


Unutamadığınız bir basketbol maçı var mı? En üzülüp, en sevdiğiniz tarzından. Ya da basketbol bahsi aldığınızda sizi üzen ve sevindiren maçlar. Ben sanki bir tane hatırlıyorum. Campazzo'nun orta sahasının gerisinden atıp; kuponlarımızı yatırdığı maç. O maçtan birkaç gün sonra Campazzo'nun elinin kırılması da trajikomikti.

Campozzo'nun ki evet unutulmazlarım arasında ama favorim daha önce başka bir röportajda da anlattığım bir anım.  
Avrupa Şampiyonası'nda İddaa grup sıralaması ile ilgili bir özel etkinlik açmıştı ve oran hatalıydı. Gerçekleşmemesi için tek ihtimal Fransa’nın maçta berabere kalması ve uzatmalarda kaybetmesiydi. Normal sürede kaybederse yine de kazanıyor bahis. 
Maçın berabere ihtimali nedir ki? 
Hadi diyelim normal süre beraberlikle tamamlandı, yenilmesinin ihtimali nedir ki? deyip kendimce yüklü bir kupon aldım. 
Maç gerçekten uzatmaya gitti. 
Hayata küstüğümü ve kendime bir sürü küfür ettiğimi hatırlıyorum. 
Uzatmalarının ilk dakikalarında Fransa üzerine bir de 4-0 lık seri yedi. 
Resmen kaynar sular akıyor başımın üzerinden. 
Bir şekilde uzatmalarda Fransa kazandı ve bahiste geldi. 
Ben de kazandım. Ama asıl kazandığım para değil, olasılıkları hafife almamaktı. 
Murphy Yasası, birşeyin gerçekleşme ihtimali varsa gerçekleşir ;)

Blogunuzda çok değerli bilgiler paylaştınız. Basketbol bahsi nasıl alınır? Handikaplar nasıl açıklanıyor? Âdeta Türkiye'ye basketbol bahsi nasıl alınır dersi verdiniz bile diyebilirim. Basketbol sevdanızı bahisle birleştirmek nasıl geldi aklınıza?

Estağfurullah ders vermek haddime değil. 
Sadece insanlara sadece tahmin vermek değil onlara bu işin mutfağını öğretmek istedim. 
Tüm bu çabalarım da bu yüzdendi. 
Fakat zamanla ilginin azaldığı ve insanların hazır yemeye alıştığını görünce motivasyonum azaldı ve bu paylaşımlardan vazgeçtim. 

2009 yılında İddaa’da basketbol bahsi yapılabildiğini öğrendim. 
Oldu olası deli gibi basketbolu takip eden bir adamdım, basketbol izlemekten büyük keyif alıyorum. Öyle ki okulun bahçesinde tek pota basketbol oynayan çocukları bile sıkılmadan izlerim. 
İddaa'da açılan basketbol bahislerine önce dur bakalım maç sonuçlarını tahmin edebilir miyim diye başladım. 
O sırada Bahisanaliz forumunu keşfettim. 
Cengiz Keçeli o yıllarda Bahisanalizde moderatördü ve çok aktifti. 
Onun tahminlerini takip etmeye başladım. 
Sonra Eyüp Yıldız da Bahisanaliz in ana sayfasında tahmin vermeye başladı. 
Bir süre net hatırlıyorum ikisinin ortak tercihleri ile kuponlar yapar, güzel güzel kazanırdım. Bahisanaliz forumunun da aile gibi olduğu dönemlerdi. 
İddaa’nın yanlış açtığı maçları takip ederdik. Güzel günlerdi. 
Sonra Tuttur.com’un sosyal platformu ortaya çıktı ve basketvole nicki ile orada kupon paylaşmaya başladım.

Bahiste kâr yapılabilir mi? Özellikle basketbol bahislerinde sabit oran var. 1.70 ve 2.25 olarak belirlenmiş. Bu işin sırrı gerektiğinde frene basmak mı? Yoksa sabır mı?

Basketbol bahsi, diğer bahis türleri açısından en verimli para kazanılabilecek olanı. 
Sabit oran, limit-handikap'ın bir aralığı temsil ediyor olması, maç istatiklerinin kolay örneklenebilir olması kazanma şansını artıran faktörler. 
Tahminciler arasında en başarılı olanlara bakarsanız çoğunlukla basketbol tahmincileri olduğunu görürsünüz. 
İşin sırrı sistemli olmak, soğuk kanlı davranmak ve mümkün olduğunca sistemin dışına çıkmamak. Kendimce bazı kurallarım var. 
Bunu daha önce blogtan da paylaşmıştım. 
Görmemiş olanlar için linki hatırlatayım. http://basketvole.blogspot.com.tr/p/bahsin-kurallar_3375.html adresinden ulaşabilirler.

Bir de çoğu kişi 1 sayıdan yatınca ben de dahil sürekli o takıma handikaba göre oynadı bu takım diyoruz. Sizce bu tesadüf mü? Yoksa cidden buna göre de oynayan takımlar var mı?

Bazı durumlarda barem ya da handikapın ne kadar iyi kestirilmiş olduğunu kabullenmekte zorlanıyoruz ve isyan ediyoruz. 
Aslında belirleyen risk merkezinin başarısı o. 
Gerçekten iyi analiz edip güzel bir barem/handikap belirlemiş. 
Fakat bazı mimli ligler var ki VTB bunların başında geliyor. 
Ne yazık ki manipülasyon ve spekülasyonlara açık bir lig ve böyle danışıklı dövüşlere ev sahipliği yapıyor. 
O liglerden uzak durmak gerekli.

Sizin blogunuzda paylaştığınız dikkatimi çeken çok faydalı bilgiler vardı. Onların linkini de yazının altında paylaşabilir miyiz?

Tabiki memnuniyetle..


Bu güzel rçportaj için tekrar çok teşekkür ederim size.

Bende sizlere çok teşekkür ederim benim için de büyük keyifti.


Röportaj: Sertaç BAĞATUR

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni Başlayanlar İçin Amerikan Futbolu

Transfer Raporu | Süper Lig

CANER HÜSEYİN BAĞ