6 YILLIK KABUS SONA ERDİ

6 yıllık kâbus sonra erdi ve Ankaragücü süper Lig de hem de bağırta, bağırta süper Lig de.
Kulübe her gün gelen alacaklılar, her gün hacizler, yemek çıkmadığı için futbolcuların kendi evlerinden tesislere yemek getirmesi, içecek suyun olmaması, doğal gazın kesilmesi futbolcuların tesiste kat,kat battaniye ile uyuması,taraftarın açlık grevi yapması,yıllarca köy,kasaba gezmeler,düştüğümüzde yanımızda olmayanlar 6 yıllık kabûs sona erdi ve nihayet Ankaragücü hak ettiği yerde süper denilen o lige çıktı. Geçen 6 yıllık sürece bakıyorum da o kadar derin olaylar yaşamış ki Ankaragücü camiası yıkılmamış, yıkamamışlar. Bu 6 yıllık süreçte kulübü soyan hırsızlardan mı,Karabük de süper ligden düşmekten mi,Türkiye kupasında oynadığımız Beşiktaş maçında Beşiktaş taraftarlarının,futbolcularımıza bozuk para atıp açlıktan geberin diye bağırmasından mı,25 cm karda ıslak formayla maça çıkan takımdan mı, Gümüşhane de yapılan haince saldırıdan mı bahsetsem bilemiyorum. Tek bildiğimiz bir şey var oyun bozuldu ve şimdi hesap verme zamanı. 1.Lige yükseldikten sonra İsmet Taşdemir ile karşılıklı anlaşarak yollarını ayıran Ankaragücü takımın başına İsmail Kartal’ı getirdi.İsmail Kartal’ın doğrultusunda toplam 19 oyuncuyla anlaşan Başkent ekibi bu futbolcuların lisansını transferin son gününde çıkardı.Baktığımızda maddi sorunlar sezon başından bu yana Ankaragücü yönetimini zorladı. Fifa’ya olan borçlar,geçmiş dönemden alacağı oyuncuların paraları ve yeni gelen 19 oyuncu Mehmet Yiğiner’i ve ekibini bir hayli yordu.Ligin ilk dört haftasına galibiyet alamadan başlayan Ankaragücü daha sonra ki süreçte 11 galibiyet 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak ilk devreyi 34 puanla lider bitirdi. Sezonun ikinci yarısı başlamasına az kala Ankaragücü yönetimi transfer yapmayacağını,transfer tahtasının maddi sorunlardan dolayı kaldıramadığını açıkladı.İkinci yarıya aynı inançla,ruhla sahaya çıkan Ankaragücü futbolcularında tek hedef şampiyonluktu.Rakipleri Çaykur Rizespor ve Gazişehir Fk devre arası 4-5 Milyon tl harcayarak transfer yapması kadrolarını güçlendirmeleri ikinci yarıda Ankaragücü’nü zorlayacaktı.

İkinci yarının başından bu yana Hakemlerin verdiği kararlar TFF’nin maç saatlerinde yaptığı yanlış Ankaragücü taraftarlarını ve futbolcularını bir hayli sinirlendirmişti. Denizlispor maçında hakem Serkan Çınar’ın verdiği kararlar,Denizlisporlu yöneticilerin yaptığı terbiyesizlik protokolde çıkan olaylardan dolayı Ankaragücü futbol takımına iç sahada tüm stad seyircisiz oynama cezası verilmesi Ankaragücü taraftarlarını ve yöneticilerini adeta çıldırttı. TFF’nin statüsünde deplasmanda çıkan olaylara bir sonraki deplasman müsabakasında ceza verilir maddesine rağmen TFF Ankaragücü’ne hiç adil olmayan bir ceza vererek çelme takmaya çalıştı. Seyirciz maçta Giresunspor’u 3-2 yenerek TFF’ye tokat gibi cevap veren Ankaragücü bir sonraki hafta İstanbul’a Ümraniyespor deplasmanına gitti. Maça etkili başlayan Başkent ekibi 2. dakikada Kenan’ın ortasında Putsila’nın şık kafa golüyle deplasmanda 1-0 öne geçti. 22.dakikada ortada pozisyon bile yokken FİFA hakemi Barış Şimşek anlamsız bir şekilde Anton Putsila’ya kırmızı kart gösterdi. Maçın başından beri hakem ile uğraşan İbrahim Akdağ,Putsila’nın kırmızı kart görmesinde büyük rol oynadı. Bu dakikadan sonra kendi yarı sahasına çekilen Ankaragücü
74 dakika muhteşem defans yaparak Ümraniyespor ataklarını engellemeye çalıştı.90+6.dakikada Rangelov’un golüne engel olamayan Ankaragücü,İstanbul’dan altın değerinde bir puan alarak Ankara’ya döndü.Bir sonra ki maç Ankara da Gazişehir Fk ile karşılaştı Ankaragücü. 1.Ligin en pahalı 2.takımını sahada yerle bir eden Başkent ekibi net skorla rakibini 4-0 yendi. Ümraniyespor’un,Balıkesirspor deplasmanında 1-1 kalmasıyla 2.sıraya yükselen Ankaragücü hedefine bir adım daha yaklaştı. 33.hafta tüm maçlar aynı saatte oynandı. Manisa’ya mutlak 3 puan parolasıyla giden Ankaragücü maçı kazanıp rakipleri Ümraniyespor ve Boluspor’un puan kaybetmesini beklemekti.

Hafta içi Ankaragücü tribünlerine biletleri 75 tl yapmasına rağmen tribünleri tıklım,tıklım dolduran Ankaragücü taraftarları maç başından itibaren muhteşem destek verdi. İlk yarıda Manisaspor kalesini ablukaya alan Ankaragücü istediği golü bir türlü bulamadı ve ilk yarı 0-0 bitti. İkinci yarının başında maçın 47.dakikasında Erdem Özgeç’in kullandığı kornerinde Kehinde kafayı vurdu ve Başkent ekibi aradığı golü buldu. Golü bulduktan sonra rahatlayan Ankaragücü 53.dakikada Umut’un penaltı golüyle 2-0 öne geçti. Çaykur Rizespor deplasmanda Ümraniyespor’u 1-0 Boluspor da,Eskişehirspor’u 1-0 yeniyordu bu sonuç Ankaragücünün bir sonraki hafta Adana Demirspor maçında 1 puan alması takdirinde şampiyon olması demekti. Boluspor 79.dakikada bir gol daha atarak maçı 2-0 a getirdi. İyice umutlar tükenmişti. Herkes haftaya Ankara da düğümün çözüleceğini beklerken Eskişehirspor 85. Ve 90.dakikada bulduğu goller ile Boluspor karşısında 2-2 eşitliği sağladı. Bu skor hem Eskişehirspor’un ligde kalması hem de Ankaragücü’nün şampiyonluğu demekti. Maçın 2-2 olduğunu öğrenen Ankaragücü tribünlerinde adeta bayram havası vardı.50 yaşında ağlayan amcamız 8-9 yaşında Ankaragücü bayrağı sallayan kardeşimiz ve milyonlarca Ankaragücü taraftarı adeta çıldırmıştı.Benim de bu sıra aklıma geçen 6 yıllık süreç çektiğimiz acılar ve bu sene Bolu da yağmur altında ıslandığımız takımın kötü oynamasına rağmen haykıra,haykıra Ankaragücü diye bağıracağımız aklıma geldi. İnanın kendimi çok ama çok zor tuttum. Maçların bitmesiyle beraber Mke Ankaragücü süper lige çıkmıştı. Futbolcuların taraftara koşması İsmail Kartal’ın uzaktan,uzaktan onları izlemesi gözlerinin dolmasının mutluluğunun paha biçilemez olduğunu düşünüyorum. Hevesini ağzına sokup,kursağına kadar ittirenlere inat; Vazgeçmeyen Ankaragücü yönetimini,futbolcularını ve taraftarından Allah razı olsun.Nice güzel şampiyonluklara

ŞEFİK TEKİNIŞIK